İlk onbir'e daha sonra değineceğim.

Önce kulübeye bir bakalım!

Kimler var var! Kimler.!

Yedi yedek oyuncu; hepsi birbirinden kıymetli.

Bunlardan biri genç Mutlu; canımız ciğerimiz, yerlimiz.

Diğeri genç kalecimiz Yavuz Aygün.

Ve Fakat.

Diğer beş oyuncu var ki.?

Listeye yaz! Kimse hayıflanmaz, nerden çıktı bunlar denilmez.

İlk on bir'de neden yoklar! denecek kadar kariyerleri var.

Orta saha Bilal Kısa, yedek.

Santrafor Kubilay Türk Yılmaz, yedek.

Ön libero Arif Morkaya, yedek.

Sol bek Emre Öztürk, yedek.

Stoper Burak Bekaroğlu, yedek.

Eleştirel bakıldığında; ne oluyoruz, neden bunlar kulübede gibi bir durum söz konusu.

Ne diyorum!

Bekara karı boşamak kolay”

Bir de şunu diyorum!

Yirmidört [24] kişilik ana kadrodan on sekiz[18],

Onsekiz kişilik listeden de , ilk onbir[11] çıkar deseler.

“Nikahta keramet vardır” deyimine sığınıp, işim olmaz diyecek çok insan biliyorum.

XXX

Fırat Gül Hoca.!

Kafasındaki plana, rakibe ve maçına göre takımı tanzim ediyor.

Kadroyu bozmayan, istikrarı aklının bir köşesine yazan bir yanı var.

Fırat Gül'ü takdir ettiğim en mühim tarafı da bu.

Özgün bir futbol anlayışı var.

Muhafazakar değil, futbolun ezber ve taklitçi tarafından beslenmiyor.

Yeniliğe açık, devrimci ve reformist bir futbol anlayışına sahip olduğu anlaşılıyor.

Hoca!

Bu takım, bu sistem, bu oyun, bu kurgu ve bu oyuncu kadrosu neden maç kazanamıyor sorusunu sorgulamış bir teknik adam.

Bu çok net anlaşılıyor.

Cevabını da bulmuş gözüküyor.

Oyun planına önce kendisinin sadık kalmasını, istikrarı bozmak istememesini, isimler üzerinde takıntılı olmamasını, oyunu tutan ve oyuna katkı yapan oyuncularını titizlikle seçmesini buna bağlıyorum.

XXX

Oynattığı ve aldığı sonuçlar itibariyle geçtiğimiz üç maçı ayrı koyuyorum.

Berabere kalınmasına rağmen son Bursaspor karşılaşmasından müthiş keyif aldım.

Bursaspor karşılaşması…

Taktik, oyun anlayışı, yaratıcılık, yardımlaşma, bölgeler arası paylaşım, oyun geçişleri, sorumluluğun paylaşılması, kademe anlayışı, hatlar arasındaki senkronizasyon bakımından en anlaşılır oyunu oldu Boluspor'un.

Bu yeterli mi? Değil!

Eksiklikler var.

Çok bireysel hayati hatalarımız oluyor. Hele en mühim oyuncuların bile en kritik bölgelerde yaptıkları beklenmedik hareketler inanılmaz enerji kaybına neden oluyor.

Bu enerji kayıpları oyun organizasyonumuzu olumsuz etkilerken, karşı takımın aklında olmayan ataklarına zemin hazırlıyor.

Fırat Hocanın en büyük artısı dikine ve sprinter oyuncularını bir arada oynatma cesareti.

Defans hattı devamlı gelişiyor ve kalitelerini artırıyor.

Hatlar itibariyle en sağlam ve güvenilir bölge defans bölgesi.

Defans mevkii, sakatlık ve cezalar nedeniyle aksadığı günlerde, Cumali Bişi, Emir Haliloviç ve gezgin Hayrullah Bilazer tarafından modifiye edildi.

Orta saha en karmaşık bölgemiz. Bir türlü sabit bir 10 numaramız olmadı.

Buradaki eksik yanımıza, gönderilen diğer iki hoca da çare bulamadı.

Bu eksiklik ise orta saha kanatları ile bek kanatlarına fazla yük getiriyordu.

Son Bursa karşılaşmasında görüldü ki; organizasyon tamamlanmak üzere.

Emir Haliloviç bu mevkie yakışacak biri.

XXX

Sprinter oyuncularımız var.

Mustafa Durak, dikine oyununu, sprinter ayaklarını, slalom tarzı driplinglerini, ve oyun kalitesini gittikçe geliştiriyor.

Cumali Bişi bu takımın şah damarı ve o damarda akan kanı gibi; canıyla dişiyle, tırnağıyla oynuyor.

Takımın en fazla sorumluluk alan ve koşan adamı. Var olan yeteneklerini ardına kadar Boluspor için kullanıyor.

Melih Okutan'dan bakarak görerek yapılan asistlerin yanı sıra, daha fazla işler güçler bekliyorum.

Melih üzerindeki dalgınlığı, kuşkuları, korkuları atmalı.

O çok mühim ve kaliteli bir oyuncu.

Nefesi ve kondisyonu yüksek bir Melih, bu takımın ligde kalmasına en fazla pay sahibi futbolcularından biri olur.

Emir Haliloviç'in orta saha oynaması gerektiğini defalarca yazdım.

Onsuz bir orta saha maç kazanamaz yazım, şuralarda bir yerlerde duruyor.

İsmail Konuk ve Fethi Özer mühim bir deplasmandan alınlarının akıyla çıkmasını bildiler.

Hayrullah pır pır bir oyuncu.

Bazen hafif kilosu ve atletik yapısıyla uçurtma gibi uçabiliyor ve ipi koptuğunda konduğu yer hep ceza sahası içi oluyor.

Gökhan Sazdağı bu takımın gizli 007 santraforu gibi bir şey.

Futbolun İngiliz MI6'sı türünden bir adam.

Takip gücü ve gol sezgisi yüksek ama fazla duygusal.

Sincere Seth Bursa karşılaşmasında en verimli oyununu oynadı diyebilirim.

Melih Okutan ona biraz daha katkı verir, nöbet kısmını bir çözerlerse o bölgede tamamdır.

Orlando Mosquera'ya çok ayrı bir yer açmam icap ederse; bu sayfalara sığmayabilir. Mosquera Boluspor için şu anda kaleciden öte bir şey.

Ben ona leopar kaleci diyorum.

XXX

Yazarken asla askeri bir disiplinle yazmam.

Okurlarım bunu iyi bilir.

Yermekten ziyade övmeyi seviyorum.

Kibirli davranmaktan, bilmişlik taslamaktan nefret ederim.

İtiş kakış cümleler tarzım değil.

Askerde atışlardan sonra;

“Doldur ve kaba boşalt” levhasının önünde hiç egzersiz yapmadığım gibi boş kovanımın peşinden hiç koşmadım.

Koşan hep kurşundan kalemim oldu.

Neyse edebiyat yapmanın, kelimeleri hizaya sokmanın manası yok.

Kapıda zaten corona var duyabilir.

Elleri yıkanmış cümleler kurmayı, cümlelerimle okşamayı, iltifat etmeye alışığım.

Önden gülen, arkadan söyleyen, söven bulaşık cümleler bana göre değil.

O yüzden, sırf bu yüzden Boluspor takımını kulübünü seven öven yazılar yazmaya çalışıyorum.

Şu sıkıntılı süreçte taraftarlarımız gibi, herkes gibi elimden geldiğince oyuncularımızı, teknik heyeti şımartmaya çalışıyorum.

XXX

Bursaspor teknik adamı İbrahim Üzülmez'i bu maçta stresli gördüm.

O her zaman işi ciddiye alan, oyuncu iken de agresif yanı ağır basan, kazanma hırsı ile donanımlı kardeşimiz tedirgindi.

Cumartesi günü Boluspor'a kaybedeceğinden korktu.

Zira;

Boluspor farklı bir oyun sergiliyor, pozisyon buluyor ve teslim olmuyordu.

Golü yemiş Boluspor gitmiş, beraberliği yakalamış bir Boluspor gelmişti.

Galibiyeti kovalayan Boluspor, deplasmanda lig ikincisine kafa tutuyordu.

Nasıl tedirgin olunmayacaktı ki!

Güvendiği dağlara karlar yağmış, basın toplantısında iç meseleyi derin dondurucudan alıp çözülmesine vesile cümleler kurmuştu.

Nitekim 58. Dakikalarda hamle değişiklikler bunun en bariz örneği oldu.

Kubilay Kanatsızkuş ve Özer Hurmacı'yı oyundan alarak hamle oyuncularını sahaya sürmesi, belgesel niteliğinde bir teslimiyetin ifadesidir.

Buna karşın Fırat Gül sakindi.

65' de Rok Kidriç'i sakatlanma riski nedeniyle kulübeye aldı.

Kubilay Türk Yılmaz'ın performansını görmek için sahaya verdi.

78' de beraberliği korumak için Arif Morkaya ile 84'de Burak Bekaroğlu'nu aklındakini tutturmak için perçin göreviyle sahaya sürdü.

XXX

Hoca; stratejisinin peşinde.

Genç hocanın hamuru sağlam.

Örnek aldığı rol model şahsiyetler üst seviye..

Onun oyun ve yaşam felsefesi, ideallerine büyük destek verdiği çok açık.

Tebrik ediyorum.

Denilebilir ki!

Bu kadar sitayiş, bu kadar övgü bir beraberliğe değer mi?

Değer.!

Fazlasıyla değer hem de.!

Bu methiye ve aferinler, takıma ve hocaya analarının ak sütü gibi helal olsun;

Hatta yönetime de parantez açayım buradan, maddi manevi katkılarından desteklerinden dolayı.

Tebrikler teşekkürler herkese, her kesime.

Yine oşartıyor, laf ola beri gele dolduruyorsun fısıltıları kulağıma gelmiyor değil.

Kimileri;

Benim taraftar yazar olduğumu kabullenemese bile benim boş mukaveleye imza attığımı halâ bilmezden geliyorlar.

XXX

Mamadou Diarra,

Rok Kidriç'ten o kadar rahatsız oldu ki, işi sertliğe, kasti hareketlere kadar taşıdı.

Rok Kidriç golden önce.!

20 metrelik mesafede, iki metre geriden başlayıp, rakibinin bir metre önüne geçerek golle neticelenen mücadelesi, bittim demeden son dokunuşu, takımdaşlık duygusu çok kıymetliydi.

Fırat Gül Hoca'nın Rok Kidriç ısrarını takdirle karşılıyorum,tebrik ediyorum

Kubilay Türk Yılmaz'ı da iki net golü kaçırmasına rağmen, oyun iştahına ve heyecanına şapka çıkarıyorum.

Karşılaşmaya gelince iki takım da seyir zevki yüksek kaliteli ve muhteşem bir maç oynadılar.

Bu sonuç;

Lig ikincisi, 45 puanlı, 42 gollü Bursaspor'a iyi gelmemiştir.

Bana iyi geldi meselâ..

Virüs'üm geçti teşbihen, şifa buldum,

Boluspor'a da iyi gelmiştir.

Bundan sonrasını corona'cılar, makarna'cılar düşünsün.