Şu gün sokakta mikrofon uzatıp ünlü Türk Düşünürlerin isimlerini sorsak; cevap alabileceğimiz kişi sayısı oldukça azdır.

Ee zaman değişti ne de olsa..

Günümüz internet teknolojilerinin bireyleri birer aktif kullanıcı haline getirmesiyle birlikte web üzerinden yapılan tüm dijital faaliyetlerin bir tıkla milyonlara ulaşması, büyük bir kitlesel gücü de beraberinde getiriyor.

Tabi böyle olunca da tüm gün telefonla iç içe olan bireylerin nasıl bir etki altında oldukları, asıl sorulması gereken soru olarak karşımıza çıkıyor..

İnternetin baş döndürücü hızı ve sosyal medya platformlarının interaktif kullanımı sonucunda kendi sanal dünyasını yaratan birey için influencer (sosyal medya etkileyicisi birey) etkisi, yine çok ayrı anlamlar taşıyor.

Güzellik, estetik, giyim-kuşam, yemek, gidilen mekanlar gibi sosyal olguların kaynağı artık sosyal medya ne yazık ki!

Bireyin kimlik yöneliminde başvurduğu birer rehber olan bu kanalların, kültürel alt yapımızı ne denli çökerttiğini çok sonra farkediyor olacağız maalesef.

Masum gibi görünen etkileyicilerin yaptığı paylaşımların hayatın içinden olması, ulaşılabilirliği ve “bizden biri” algısı yaratması karşılıklı etkileşimde duygusal tatminin en üst seviyeye çıkmasına sebep olmaktadır. Nitekim akıllı telefon kullanımına bağlı olarak salgılanan dopamin seviyesinin bağımlılığa katkısı ortada gördüğünüz gibi!

Takipçileri sayesinde ünlenen hatta para kazanan etkileyicilerin birey üzerinde yarattığı algı dijital ortamlarda sürdürülen tüm faaliyetler açısından yaşamsal bir öneme sahip. Gece gündüz takip etme güdüsüyle, hayranı olunan ünlü fenomenlerin nerede yiyip içtiği, o gün ne giydiği, hangi parfümü kullandığı büyük merak konusu!

Araştırmalar sosyo-psikolojik açıdan ise bireyin sosyal medyada kendine yakın bulduğu kişileri takip etmesi ve onlar sayesinde kendi sanal dünyasını yaratması sonucu sosyal medyanın bugün gelmiş olduğu seviyenin kişiler arası “parasosyal ilişkiler” olduğunu gösteriyor.

2021 tarihli USA Today’in bir yazısında “radyonun 50 milyonluk bir dinleyici kitlesine 30 yılda ulaştığı, televizyonun ise bu rakamı 13 yılda yakaladığı” haberi dikkat çekici gibi görünse de, buna karşın internetin aynı rakama sadece 4 yılda ulaşmış olması, aradaki hız farkını açıkça ortaya koyuyor.

Günümüzde sosyal medya kullanımının her geçen gün artması, özellikle genç nüfusun bu platformlarda son derece aktif olması ve bu platformların kurumsal anlamda pazarlama kanalı olarak tercih edilmesi gibi faktörler “sosyal medya etkileyicisi” teriminin ön plana çıkmasına sebep olmuştur. Unutmayalım ki; toplum tarafından tanınmış kişilerin sosyal medya üzerinden deneyimlerini, günlük yaşantılarını ve ürettikleri içerikleri paylaşması sosyal medya kullanıcılarını etkileyen en önemli unsurdur.

Burada dikkat çekici olan şey; kişilik arayışında olan bireylerin bu kişileri benimsemesi, taklit etmesi ve sonucunda kolayca aykırı yönlere yönelmesi