Okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim okullarındaki yaklaşık 18 milyon öğrenci için ilk ara tatil bugün başlıyor.

İlk ara tatilin ardından ilk dönemin ikinci yarısında okullar, 25 Kasım Pazartesi günü açılacak.

Bu öğretim yılında ilk defa bir uygulama hayata geçiriliyor.

Milli Eğitim Bakanlığının,

"Çocuklarımızı hayattan öğrenmeye gönderiyoruz" diye özetlediği proje 81 vilayetimizdeki okullarda uygulanmaya başlanacak.

Her ilde olduğu gibi;

Bolu Milli Eğitim Müdürlüğü de, ara tatil etkinlik programını özenle hazırlamış.

Bu işi ciddiye aldığı; uzman kadrosu ile bu işe kafa yorduğu çok açık.

Bolu Milli Eğitim Müdürlüğü; öğrenci ve öğrenci velilerine onlarca etkinlik programını kurumsal sayfasından paylaşmış.

Kategoriler belli.

Eğitim kademesi belli.

Faaliyetin nevi belli.

Bazıları;

*Bisikletimi tamir ediyorum,

*Dojo alanını geziyorum,

*Kitap fuarındayım,

*Sinemaya gidiyorum,

*Hayvan Hastanesi gezisi

*Kimsesiz hayvanları besliyorum,

*Gençlik merkezini tanıyorum,

*Düğme dikme sökük dikme yama yapma.

81 ilde uygulanacak olan ara tatil etkinlik programının detaylarına!

http://aratatil.meb.gov.tr linkini ziyaret ederek ulaşılabiliyorsunuz.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk;

"Ara tatil, eğitime verilmiş bir ara değildir.

Bu bir hafta!

Çocuğun sporla, sanatla, doğayla, kültürle, değerlerimizle buluşması için bir fırsat.

81 ilin faaliyet listesini hazırladık.

Eğitime ara vermiyoruz.

Çocuklarımızı hayattan beslenmeye, yaşamdan öğrenmeye gönderiyoruz." diyor.

İyi de ediyor.

Zira;

Bu etkinlik programı bana göre mühim bir proje.

Gerçekten uygulandığı takdirde çocukların bundan çok şey kazanacaklarını çok iyi biliyorum.

Bugün ne kazandıkları fark edilmese de, ileride işlerine yarayacak deneyimler elde etmiş olduklarını görecekler.

İlkokul çağıma denk gelen vakitlerde ara tatil ve yaz aylarında benzer uygulamalar beni bekler olurdu.

Rahmetli babam bizleri hayata hazırlamakta çok mahirdi.

Çok deneyimli bir öğretmendi ve iyi bir babaydı.

Bu nedenle;

Bana yaşıma göre işler bulur, beni yaz aylarında değişik esnafların yanına çalışmaya verirdi.

İlçemiz küçük şirin bir ilçeydi.

İş yeri sahipleri; ustalar kendi yağları ile kavrulurdu.

Çırak mırak çalıştırmazlar, her işleri kendileri yapardı.

Usta;

Hem ustaydı, hem kalfa ve hem de çıraktı.

Muallim Mektebi mezunu rahmetli babam beni yaz aylarında mutlaka bir esnafın yanına işe sokardı.

Yaz ayının yarısı annemim arzusu ile kuran kursunda,

Diğer yarısı babamın isteği ile esnaf yanında çalışarak geçerdi.

Terzi,

Marangoz,

Berber,

Gazoz imalathanesinde çalışmak bana çok ilginç, bir o kadar da zor gelirdi.

Oyun kaçıverecek,

Oyundan geri kalacağım diye düşünür üzülürdüm.

Aradan yıllar geçtiğinde ve nice sonra, gerçekten hayata atıldığımda fark ettim.

Bu çıraklığın, bu işin gücün bana neler kattığını o an anladım.

Çalıştığım yerlerden alacağım harçlığın babam tarafından ustalara verilmesini öğretmen olduktan yıllar sonra Selahattin Usta'mdan öğrendiğimde ne kadar duygulandığımı anlatamam.

O yüzden çocuklarımızı bu ara tatil etkinlik programlarına mutlaka katılmalarını sağlayalım.

Veliler olarak;

Farklı alanlarda onların kendilerini tespit etmelerini, keşfetmelerini sağlayacak pozisyonlar üretelim.

İş alanlarında onlara sorumluluk verelim.

Veliler olarak çocuğumuzla balığa gidelim.

Maça gidelim.

Misafirliğe, hasta ziyaretine götürelim.

Ölmüşlerimizin mezar başına giderek birlikte dua edelim.

Camide birlikte namaz kılalım.

Sorumluluk verelim.

Kendisini keşfetmesi için fırsatlar sunalım.

Bırakın evde annesiyle yemek yapsın; bir kaç bardak kırsın, yemeğin altını yaksın.

Görsün.!

Tecrübe edinsin.

Bu işlerin büyükler tarafından nasıl yapıldığının idrakine varsın.

İşyerinize götürün çocuğunuzu.

Arkadaşlarınızla tanıştırın.

Ortamı görmesini, insan ilişkilerini ve mesai ciddiyetini anlasın.

Çocuklar;

Sadece kendine ait bir dünyada yaşamadıklarını fark etsinler.

Çocuklar;

Büyüdüklerinde nelerle karşılaşacaklarını tahmin edebilsinler

Çocuklar;

Hayattan beslenmeyi.

Çocuklar;

Yaşamdan öğrenmeyi başarabilmeliler.

Çocuk;

Doğada öğrenmeye daha yatkındır.

Çocuk;

Yaparak yaşayarak öğrendiğini asla unutmaz.

Her öğretmen kendi dersinin çok önemli olduğunu söyler.

Bu konuda mesleki bir şovenizm diyebileceğimiz bir taassup söz konusudur.

Ama;

Önemli olan ders değil öğrencidir.

Bütün dersler aynı derecede önemlidir.

Her birimin müfredatta yeri ve rolü farklıdır.

Bir dersin diğerine üstünlüğü yoktur.

Öğrencilerin de bir birinden üstünlükleri yoktur.

Ve Fakat

Onları farklı kılan,

Hayatta başarılı kılan okulda öğrendikleri değil,

Çocukların hayattan öğrendikleri ve yaşamdan beslendikleri ile doğru orantılıdır.

O nedenle..

Bu yıl ilk defa uygulamaya konulan ara tatil etkinlik programları bir başlangıç ve fırsat olsun.

Haydi veliler.

Öğretmenler sıra sizde.

Kıymetli Okul Müdürüm..

Sen de şöyle söyle.!!!

"Bütün öğrencilerim ve velilerim biriciktir.

Özeldir benim için.

Bahçede birlikte koşar.

Aynı koridorda yürürüz.

Aynı havayı solur.

Aynı çatı altında yaşarız.

Sevgiye saygıyla nezaketle.

Öteki yoktur aramızda"

Ara tatil ve etkinlikler öğrencilerimize velilerimize öğretmen ve yöneticilerimize hayırlı ve başarılı olsun.