İZZET BAYSAL'I GÖZ DEĞİL AKIL GÖRÜR
Arayan Umut DURA
—Hocam cemiyetimizin gazetesi için bir yazı yazar mısınız?
İyi de,”Boyacı küpümü bu, daldır çıkar.”ver.
Duygusu var, heyecanı var
Sonra duygularla yazılmış bir yazımızın, İzzet Baysal Vakfınca çıkarılan kitapta yolunmuş tavuğa döndürülmesi var (!)
Beraberinde duygu dalgalanması var
Her neyse, bu duygularla dolaşırken şehri şöyle bir, İzzet Baysal'ın eserleri geldi gözümün bir bir.
Sonrada geç kalmış bu yazı çıktı ortaya Yani Ramazan orucunu bayram sonrası tutmak gibi bir şey.
Sadede gelirsek…
Doğ, büyü, geliş, yetiş, değiş, sonra…
Sonra EYVALLAH!
Kural bu!
Yani Veysel'in ifadesiyle İki kapılı bir han…
İlk kapı Doğum Hastanesi; Aç gözünü dünyaya BİSMİLLAH.
Hani ne derler; tahtını ana baba kurarmış, bahtını ise ALLAH.
İyi insan iyi vatandaş, iyi kul olur İNŞALLAH.
Okul Öncesi, İlk, orta, lise, çeşit çeşit…
İster Akpınar Mahallesine, ister Sağlık Mahallesine git.
Bitti mi?
Bitmez… Yaşamak için ille de meslek.
Onu da düşünmüş Rahmetli; Ayağının altında üniversite destek.
Kapasitene göre; ister, TIP, ister TARİH , ister FEN,
Yeter ki beğen.
Dünya güzelliği istersen işte resim, işte müzik kısaca; SANAT.
Öbür tarafı da var dersen, ne güne duruyor İLAHİYAT
Hani yakacak hani yatacak.
Korkma gel! Konforlu yurtlar var barınacak.
Hayat bu kardeşim; hastalığı var.
Onun da çaresi var mübarek, etme dünyayı kendini dar.
İşte hastane işte doktor, işte hemşire, kalmazsın naçar.
“Bir meşgale istiyorum, kendimi geliştirmek istiyorum.”
Geliştir muhterem tutan mı var! İste yeter ki,
Bir telefon kadar yakın sana; Akşam Sanat Okulu, Mesleki Eğitim Merkezi…
Hayatın sillesini küçücük yaşta yemiş, ana yok baba yok yapayalnız kalmış yavrularımızın hali nicedir?
Yetiştirme yurdunun şefkatli kolları, Onlara babadır annedir.
Dünya bu; Bedensel engelli, zihinsel engelli canlarda dünya ya geliyor,
Onlar için de yaşama sevinci, anneye babaya destek, Özel Eğitim Uygulama Merkezlerinde” veriliyor.
Evladım yalnızlık var vefasızlık var ihtiyarlık geliyor,
Korkma ulu çınar!
Yaşlılar Evi, Huzur Evi ne güne duruyor.
Amaç; Öldükten sonra da yaşamaksa eğer, İşte size inceden inceye düşünülmüş pek çok eser.
Gözlerimiz binalarını görüyor, aklımız ise binaların içini…
Akıl gözü ile bakarsak anlarız o zaman kıymetini…
Trene bakar gibi bakmayanlara, kendisinin ve eserlerinin idrakinde olanları ise İzzet Babamız sağ elini kaldırmış selamlıyor, tebessüm ediyor.
Kısacası böylesine insana adanmış bir ömüre,
Devletten; Türkiye Cumhuriyeti Üstün Hizmet Madalyası.
Ama en önemlisi;
Okullarında okuyanların, hastanelerinde tedavi görenlerin DUA sı…