90 60 90…
Kıvırtmayı sevmem, yalanı da…
Kongreye gitmedim, açıkçası ertelenmesini istedim.
Çünkü ne gönlüm istedi gitmeyi, ne de aklım…
İkisinden biri isteseydi, belki de giderdim.
Gitmek istemedim…
İstedim ki; kongre bir hafta ertelensin, oldu bittiye getirilip, şu nazik dönemde insanlar dolduruşa getirilmesin,
İstedim ki; yaşanılan bu kriz Boluspor menfaatine seçimler öncesinde fırsata dönüştürülsün,
İstedim ki; tecrübe ile gençlik birleşsin, birleşsin ki; hem Boluspor'um kazansın hem de gelecek gördüğümüz gençlerimiz…
İstedim ki; pişerek gelsinler. Tecrübe ile akılı, akılla parayı birleştirip sağlam gelsinler.
Sağlam gelsinler ki; her şeyin para olmadığını bilsinler.
Ama olmadı!
Bir kongre ki bol bol soru işareti var.
Pişmiş aşa su katanlar, Ali Cengiz oyunu oynayanlar,
Yanında görünüp, arkadan çelme takanlar,
Ayağıma takılmasın diyerek günü kurtarmaya çalışanlar,
Tazıya tut deyip, tavşanla işbirliği yapanlar,
İhaleyi ısrarla genç kardeşlerimizin üzerine bırakmaya uğraşanlar ve bu konu ile ilgili kafalar da soru işaretleri bırakanlar.
Kendi iş yerlerimiz de tazminat vermeden işçiyi göndermek için kırk takla atarken, Boluspor da futbolcuları hiç oynatamadan 700-800 milyar lira para verip yollayanlar,
Bunları konuşmayanlar; konuşanlara da sıkılmış dişler arasından küfür sallayanlar.
Öbür tarafta da Boluspor'un armasının peşinde saf saf koşanlar…(En fazla da bunlara üzülüyorum)
Yani futbola uygun bir kongre olmuş.
Neydi futbol?
Ayak oyunu!
Belli ki ayak oyunu sahanın dışında da bol!
Yanına giderim, çayını içerim, sohbet ederim, ama asla Necip'çi değilim.
Suratının düşeceğini, elinin ucu ile elimi sıkacağını bilsem de, diyeceğimi de derim.
Yine de Boluspor menfaatleri peşinde giderim.
Ama ustalık konuların da, haklının da hakkını vermesini severim.
Konuya gelecek olursak;
Bu kongreden en karlı Belediye Başkanımız, Valimiz ve Milletvekillerimiz ve de iş adamlarımız çıktı.
Eğer gündem de olan diğer isim, yani Necip Bey başkan olarak çıksaydı,
Vay ki vay!
Benzetmeyi af etsin ama eminiz ki; ‘para para' diyerek at sineği gibi yapışırdı.
Orayı da ister, burayı da ister, ilgilileri;”Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık.” durumunda bırakırdı.
Fabrikaları, şirketleri allem kulem eder köşeye sıkıştırırdı.
Sağda sol da dır dır eder, ortalığı karıştırırdı. Ama punduna getirip, alacağını da alırdı.
Ama sadece bu sezonu değil, yarınları da kurtarırdı.
Boluspor'un içinde bulunduğu bu krizi ,yine Boluspor adına fırsata dönüştürmeyi başarırdı..
Şimdi ne oldu?
Herkes rahatladı. Tabir-i caizse;” Saldım Karaçayıra Mevla'm kayıra.”
Sağdan soldan duyduğum ve Boluspor tarihine geçecek ilginç bir söz var.
Neymiş o söz?
“Necip Bey,90 60 90 istedi.”
Mükemmel bir zekâ, mükemmel bir benzetme.(Sayın Adnan Tüfekçi'nin ifadesi) Kim söylemişse öğrenip öğrenmez kendisini tebrik edeceğim.
“Yani mükemmeli aradı” demeye getiriyor.
Böyle bir durum varsa, bu seferde Necip Bey'i kutlamak gerek.
Ne yapsaydı yani,
“Ne geldiyse başıma bu 90 60 90 yüzünden geldi. Beni zaten Ankara Emniyetin de 4 gün gözaltına alınıp, ifade vermeye bu 90 60 90 düşürdü. Şimdi önüme ne getirirseniz ben ona razı gelirim.” mi deseydi.
Adriana Lima'ya değil de, Sophia Loren'emi razı gelseydi
“Bana bu kulübü verin; bırakın şapkadan tavşan çıkartmayı, ben tavşa