Bolu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Bülent Velioğlu ve üyeler geçtiğimiz gün Boluspor Teknik Direktörü Ümit Özat'a hoş geldin ziyaretinde bulunmuşlardı. Bu ziyarette, Kırmızı Beyazlıların yeni Teknik Direktörü Ümit Özat, basın mensupları tarafından kendisine yöneltilen soruları içtenlikle cevapladı. Teknik Direktör Özat, Benim için önemli olan şey ne; Evime girip kapımı açıp çocuklarımın yüzüne baktığım zaman kimsenin hakkını yememiş, işini doğru yapmış, çocuklarının boğazından haram lokma geçirmemiş olmamdır. Sahada hak etmediğim bir puanı kazanmak benim için haram lokmadır” şeklinde konuştu. Haber Merkezi “HAK ETMEDİĞİM BİR PUANI KAZANMAK BENİM İÇİN HARAM LOKMADIR” Özat sözlerine şöyle devam etti: Teknik direktörlüğün kaderinde var sahadan atılmak kavga etmeyen başına bu iş gelmeyen Teknik direktör var mı . Atılmayan futbolcu yoktur Camda evde oturan adamlar başkasına taş atmayacak çünkü ona da taş gelir. Bir gün 200 kişide iki tane vardır. Bu da kaideleri bozmaz. Bunları böyle anlattığın zaman geçimsiz bir insan oluyorsunuz. Benim için önemli olan şey ne, evime girip kapımı açıp çocuklarımın yüzüne baktığım zaman kimsenin hakkını yememiş, işini doğru yapmış çocuklarının boğazından haram lokma geçirmemiş sahada hak etmediğim bir puanı kazanmak benim için haram lokmadır. Onu yapmak için sahada her türlü çirkefliği yapmakta haram lokmadır. Antrenör olarak, futbolcu olarak benim için haram lokmadır. Allah bana böyle puanı nasip etmesin. Benim bütün derdim, bunun huzuruyla evime girebilmek. Bugüne kadar böyle oldu. Bundan sonrada böyle olacak. Tabi insanlar farklı profil istiyorlar. Ben insanların istediği gibi olamam. Ben buyum. Beni böyle kabul eden eder etmeyende etmez. Dürüst, çalışan işine bağlı. İçinden geçeni söyleyen zaman zaman bunda hata da yapan insanım.” “SİYASET ARTIK İNSAN KANDIRMA SANATI OLMUŞ” Özat'a kendisine sorulan siyaset sorusundan sonra şu cevabı verdi: Hayatın ne getireceği belli olmaz. Yapmayı düşünüyor değilim ama ben öncelikle teknik direktörlükle gelmek istediğim noktaya gelmek istiyorum. Sizde taktir edersiniz ki hayallerim var. Bunları gerçekleştirmek için yaşıyorum. Zorluklar yaşamadık mı yaşadık. İnişler çıkışlar yaşadık. Belki ekranların cazibesine kapıldık. 3 yıl antrenörlük yapmadık. Ama çok fazla siyasete girmeyi düşünmüyorum ama siyaset artık insan kandırma sanatı olmuş. Siyaset artık kolay kolay bir dava. Bir memleket meselesi olmaktan çıkmış. Bunlar derin konular. Bizim konularımız değil, yaşım 39, Allah ömür verirse 3-5 sene sonra ne olacağını bilemem. Çok siyaseti sevdiğimizi soruyorsanız haz ettiğim bir şey değil. Zaten siyasetin bir tarafında olursam, ben spor tarafında olursam Türk sporuna Türk futboluna katkıda olmak için olurum eğer oraya elim erişmeyecekse oraya fayda sağlamayacaksam koltukta oturmak için makamlara gitmem. Öyle olsaydı en verimli zamanımda Fenerbahçe kaptanlığını bırakmazdım. Öyle olsaydı bir anda televizyonu bırakmazdım. Ayrıldığım hiçbir yerden kendim ayrıldım. Tazminat bile almadım. Onun için çalıştığım takımda ortada bir başarısızlık kendi isteğimle ayrılma varsa çalıştığımın dışında bir gün bile para almamışımdır. Haksız bir şey varsa o zaman hukuki haklarımı ararım.” “ADAMI 35 SENE YEŞİL ÇAMDA İZLEMİŞSİN AKTÖR BİLMEM NE FENERBAHÇE'Yİ DEĞERLENDİRİYOR” Bir televizyon kanalında birlikte program yaptıkları Rasim Ozan Kütahyalı ile ilgili sorulan soruya Boluspor teknik direktörü Ümit Özat şöyle konuştu: Rasim konusuna gelecek olursak, bu ülkeden kaç gazete, kaç TV vardır. Her birinden 100 tane vardır. Adam yorum yapıyor -örnek Doktor bilmem ne-, bari Doktor olduğunu yazma ben ameliyata girsem adam felç olur. Ama sen futbola giriyorsun bu söylediğimiz zamanda bize kızıyorsun. Adamı 35 sene yeşil çamda izlemişsin aktör bilmem ne Fenerbahçe'yi değerlendiriyor. Olmaz işte, o zaman ben gideyim film çekeyim. Bunları söylediğin zaman kötü oluyorsun. Don Kişotluk yapmaya gerek yok. Baktım bu değişmiyor dedim. İşime bakayım tek başıma değiştiremiyorum.” “BENDE EMEĞİ OLAN KATKISI OLAN BİRİDİR” Spor yorumcularından Sinan Engin'in sorulması üzerine Ümir Özat, duygu yüklü dakikalar yaşayarak sözlerini şöyle noktaladı: Sinan Engin abimi tanımaktan o kadar mutluyum ki, bir insan bu kadar doğruyu göstermeye çalışan, ılımlı inandıkları yaşadıkları doğrultusunda gençlere hep sabırlı olmalarını tavsiye eden doğru yolu gösteren bir insan. Haftada iki üç defa mutlaka konuşuruz. Bende emeği olan katkısı olan biridir. Zaman zaman Sinan abi ve Ahmet hocaya çok kızmıştım. Benim katilimsiniz, TV'ye aldınız demiştim. Onların yeri bende ayrıdır. Çok düzgün insandır.