Gerede Cevaplar İlim ve Hayır Vakfı tarafından H. Ömer Fevzi Cevahircioğlu Konferans Salonu'nda ‘İslami Anlayışta Peygamber Otoritesi' konulu konferans düzenlendi. Hafız Kemal Halıcı hocanın Kur'an tilavetiyle başlayan konferans, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İslami Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ünsal'ın ‘İslami Anlayışta Peygamber Otoritesi' konulu konuşmasıyla devam etti. Prof. Dr. Ahmet Ünsal konferansta yaptığı konuşmada, Allah cc, Efendimizi bize dini mübini islamı anlatmak için gönderdikten sonra İslam geldiği günden beri ve yeryüzünden gideceği güne kadar düşmanlarının olduğunu ve olacağını söyledi. Düşmanların tarih içinde taktik değiştirdiğini ve düşmanlıklarını sürdürdüğünün altını çizerek, Resullullah Efendimiz ilk geldiği dönemde daha zenginler dururken Abdullah'ın yetimine mi kaldı peygamber dediler. Sokakta yürüyen, gezen, oturanlarla oturup yiyip içenden peygamber mi olur dediler. Ya Muhammed hadi seni Allah kurtarsın dediler” şeklide konuştu. Allah, en sevdiğine imtihanların en büyüğünü yaptığının altını çizerek, Varlık aleminde ağır bir imtihana sahip omuş bir beşer yoktur. Babası dünyaya gelmeden kaybetmiş, annesini 7 buçuk ve 12 yaşında da dedesini kaybetmiş bildiğimiz imtihanlarla dolu hayat. Yasin'in son sayfasında onların sözleri seni mahsun etmesin tesellisi. Biz sen sıkıntıya düşesin diye Kur'an göndermedik ya Muhammed. Sözleriyle efendimizi teselli etmiş ve müjdelemiştir. Son nazil olan sure İzacede Allah'ın yardımını mı istiyordun, Mekke ve Tayif'in fethini mi istiyordun suresi geliverdi. Amcası Abbas ve Hz Ebubekir ağladılar ve bayıldılar. Neden üzüldünüz bayıldınız deyince; Fahri Kainatın imtihanı bitmiş dediler. İmtihan bitince salonda durmak yasak. Efendimizin yaşarken ki imtihanı bitti, ama emanetinin imtihanı bitmedi. Önce dini yok etmek istediler. Cephelerden saldırdılar. Savaşlarla Müslümanlar yok etmek istediler. Başaramadılar ve fazla maliyete neden oldu. Daha sonra farklı stretejiler geliştirerek bizi bizim içimizden gibi görünen adamlar kanalıyla yıkmanın daha akıllıca ve az masraf olacağına 200 yıldır kanaat getirdiler” ifadelerini kullandı. Stretejileri dinin kafası dinin kılıcı ile kesilmesi gerektiğini kanaat getirenlerden bahseden Prof. Dr. Ahmet Ünsal, Başladılar hoca görünümlü inşalar, her şeyden evvel tasavvufu inkarla yola çıktılar. Allah ile kul arasına girilmez dediler. Halbuki millet ne Şeyh Edebaliden zarar görmüştür, nede Akşemseddin ve Hacı Bayram Veliden. İkinci aşaması ise, Allah'ın kitabı ve Efendimizin sünneti ortadayken bizim Ebu Hanife'ye neden ihtiyacımız var dediler. Ebu Hanife'nin anlayışıyla dini yaşamak zorunda mıyız dediler. Sonra bir adım daha atarak sünnete baş çevirdiler. Sonra bu sünnet sahih mi demeye başladılar. Şimdi dinleyenler hadisleri sahih mi, Kur'anla çelişiyor mu ve hadisi Kur'ana arz ettiniz mi?'' Doktorlarla hocaları bir araya toplayıp dini problemleri tartıştığı programdan bahseden Ünsal, ‘'Doktorlar diyor ki, siz bizim her söylediğimize itibar etmeyin. Çünkü bilim her 10 yılda kendini yeniler ve yalanlar. 10 yıl önce bir şey sağlığa çok yararlıdır. 10 yıl sonra zararlıdır. Tereyağında olduğu gibi. Önemli olan Resulluah'ın ne dediğidir diyorlar. Hocalar da siz Resulluh'ın pek değine bakmayın. Çünkü onun söyleyeceği sadece Arap kültürüne aktarmaktan ibarettir. Ne hikmetti, Sünnet düşmanı Hadisciler, Kur'an düşmanı tefsirciler var. Hadisçiler sünnetten, tefsirciler de Kur'andan yiyorlar. Allah CC, Kur'anınbir çok yerinde Resullullah'a itaatin Allah'a itaat olduğunu açık ve net bir şekilde ortaya koymuştur” diyerek sözlerini tamamladı. Konferansa AK Parti Bolu Milletvekili Adayı Fehmi Küpçü, Belediye Başkanı Mustafa Allar, Gerede TSO Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Kaşka ve çok sayıda vatandaş katıldı. Haber Merkezi