ERGİNER İLE DOBRA DOBRA; “SEZON BAŞINDA MALİ KRİTERLERİMİZ VARDI” Kırmızı beyazlı ekibimizin teknik patronu RehaErginer, ikinci yarıyı Belek kampında gazetemiz Spor Müdür Fahri Gündüz'e değerlendirdi.Transfer çalışmaları ve ligin ikinci yarısında nasıl bir Bolusporizleneceğinihakkında bilgiler aktaran Erginer,“Kadro derinliğinin az olması yada o yapıdaki biraz eksiklikler bildiğimiz şeylerdi. Tabi bunlar en çok beni yoran şeyler”dedi. Alt yapıdan kadroya alınmayan gençlerle ilgili de konuşan Erginer, Alt yapı içinde A takıma alınan oyuncudan beklenti yüksek oluyor. Kenarda kalıp, oyuncu bizde antrenmanı düz koşu şeklinde yada sahanın içinde koşarak yapmanın ona bir faydası yok” dedi. HABER: HAKAN AYDIN-FAHRİ GÜNDÜZ İkinci yarı hazırlıklarına Belek'de devam eden kırmızı beyazlı ekibimizin teknik patronu Reha Erginer, sezon başı yapılan transferle, takım kurgusu ve hedefleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Hakan Aydın ve Fahri Gündüz'ün sorularını cevaplandıran Erginer, yaptığı açıklamalarla hedeflerini ortaya koydu. Reha Erginer tarafından yapılan açıklamalar şu keilde; “EKSİKLİKLER ÜZERİNE ÇALIŞMALAR YAPTIK” Çalışmalar oldukça yoğun. Çift antrenman yapıyoruz. Şimdi devre arası süre olarak biraz sıkıntılı. İlk yarı 16 hafta oynandı. İkinci yarının ilk maçı, ilk yarının son maçı gibi bir şey. Devre arası baya bir kısa. Oyunculara 4 gün izin verdik ondan sonra çalışmalara başladık. Bu hafta normal hazırlık haftasını bitireceğiz. Önümüzdeki hafta maç haftası zaten. Bu haftayı iyi değerlendirmek istedik. Temel amacımız, ilk yarıdaki gördüğümüz eksiklikler üzerine çalışmalar yapmak. Bu anlamda fiziki antrenmanlar, yapmakla beraber taktik antrenmanları da yapıyoruz ki o eksiklikleri gidermek için. Ama tabi süre çok kısıtlı. Bu kısıtlı süreyi de çok iyi değerlendirdik diyebilirim. “BİRKAÇ TAKVİYE DAHA YAPACAĞIZ” Devre arası transferleri biraz sıkıntılı.Çünkü almak istediğiniz oyuncular genelde başka takımlarda oynuyor. Tabi ki bazı eksikliklerimiz var. Bunu kimseden gizlemiyoruz. Herkes biliyor bunu. Yönetimimizle de daha önce konuştuk bu konuyu. Bazı takviyeler yapılması konusunda tabi hem fikiriz. Bir fikir birliğimiz var. Bu konuda da çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şu anda LuizHenriquei'yi transfer ettik. İmza attı, takımla birlikte antrenmanlara başladı. Kısa bir süre içinde de herhalde birkaç takviye daha yapacağız. Bu konuda da çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tabii dediğim gibi çok fazla alternatif üretmek zor. “SEZON BAŞINDA MALİ KRİTERLERİMİZ VARDI” Bulduğumuz alternatiflerin maliyetleri, oyuncunun oynaması ya da geldiğinde takıma katkısı, takımı bir seviye ileri atabilmesi istediğimiz şartlar. Bunların da hepsini bir araya getirdiğinizde bu profile uyan oyuncularında maliyetleri de biraz artıyor maalesef. Çünkü bazı takımlar, bazı oyunculara çok yüksek tekliflerde bulunuyor. Diğer oyuncularda bu fiyatları baz alıp, kendi fiyatlarını yukarı çekiyorlar. Tabi buda otomatik olarak piyasayı yükseltiyor. Bizim sezon başında bazı mali kriterlerimiz vardı. Onun dışına çıkmadık. Şu anda yapacağımız transferleri o kriterin içinde değerlendirmek istiyoruz. Kulübü de mali anlamda yormamak için. Bu sezon başında yürüttüğümüz mali yapı, transferle birleştirme bunun sonucunda kadro derinliğinin az olması yada o yapıdaki biraz eksiklikler bildiğimiz şeylerdi. “GÜNÜ KURTARMAK İÇİN BURADA DEĞİLİM” Tabi bunlar en çok beni yoran şeyler, sezon içinde tabi bunlarla karşılaşacağımızı biliyordum. Tabi sezonun başında bunlarla karşılaşacağımızı bilerek yola çıktık. Ben onlara göğüs gerecek bir hocayım. Çünkü ben, günü kurtarmak için burada değilim. Ne kadar çalışacağım bilemiyorum ama Boluspor'un şu anda geleceğini de düşünüyorum. Aslında yaptığımız bu çalışmalar Boluspor'un geleceğine de hizmet eden çalışmalar. Zaten başında da bu anlamda yola çıktık. Önümüzdeki sezon iyi bir iskelet kurmak istedik. Bu sezonki asıl amacımız, çok kaliteli bir iskelet kurup, nokta transferler yapabilmek. Bu sene alabildiğince üst sıralarda kendimize yer bulmak. Önümüzdeki sezonun iskeletinin çok iyi kurulması şart. Tabii ki bizim bu senede, bu seneyi bu şekilde geçireceğiz anlamında değil, yapabileceğimizin en iyisini yapmak istiyoruz. “LUİZ BENİM İSTEDİĞİM BİR OYUNCU” Luiz benim istediğim bir oyuncuydu. Zaten stoper bölgesinde çok eksikliğimiz var. Bildiğiniz gibi. Reko sakatlandı, çapraz bağları koptu. Orada sayısal bir sıkıntımızın yanında oyuncu anlamında da sıkıntımız var. Mehmet, 1461'de sağ bekte oynadı. Tabii ki oraya yapacağımız transfer, hem rekabeti artıracaktır hem de bize içeride alternatifler sunacaktır. Mehmet'i sağ bek kullanabileceğimiz gibi yada ihtiyaç olduğunda stoper oynatabileceğimiz gibi. Biliyorsunuz Nurettin'i sol bek oynattık ama stoper oynattığım maçlarda oldu. İhtiyaç oluyor. “KADRO DERİNLİĞİNİN FAZLA OLMASI LAZIM” Lig uzun bir maraton. Bunun sakatlığı, cezası, hastalığı her şeyi var. O anlamda kadro derinliğinin fazla olması lazım. Bazı maçlarda o anlamda, sıkıntı çektiğimi söyleyebilirim. Oyuna yapacağınız hamleler, oyunu bir tık ileriye götürmeli. Takıma ekstra güç vermeli, geri götürmemeli. Bazı maçlarda oyuncu değişiklik hakkını kullanmadığım oldu. Kullanamadığım oldu. O anlamda sıkıntılar çektim. Tabii o sıkıntıları çekmemek için, ikinci yarıda transfer takviyesi yapmamız şart. “KARARLAR ORTAK ALINMALI” Transfer, kulüpten kulübe değişiyor. Aslında olması gereken kararların ortak alınması. Bu kararların ortak alınması nedir? Tabii ki transferler, teknik heyetin raporu doğrultusunda olur. Yoksa biz bir rapor vermeyeceksek, oyuncu istemeyeceksek teknik heyet olarak da burada olmanın çokta mantığı olmaz. Ortaklaşa bir karar verdik. “BÜTÇEMİZE UYGUN OLANI ALDIK” Nasıl ortaklaşa karar verdik? Evet mevkilerde A,B,C,D,E D diye alternatifler ürettik. A şıkkı bize kulüp olarak mali anlamda pahalı geldiyse, B pahalı geldiyse C'ye yönlendik. Ama istediğimize yakın oyuncuları aldık. Dediğim gibi yönetimle ortaklaşa yaptık bunları. Ben illaki bu oyuncu alınacak, diretip de bunu alma gibi bir dayatmam olmadı. O alternatiflerin içinden kulübünde bütçesini uygunluğunu aldık. Sezon başında bana verilen bütçeye tamamen sadık kaldım. Hiç o bütçeyi aşmadık. Hatta yönetim kurulunun transfer sezonunun son gününde birkaç oyuncu daha alalım görüşüne karşı çıktım. Transferin son gününde yapılan transferler biraz sağlıksız. Kulübe de biraz mali yük getiriyor. “GENÇ OYUNCULARI, BELLİ BİR SEVİYEYE GETİRMEK İSTİYORUZ” Şimdi Manisa'da da genç oyuncularım vardı, burada da vardı. Şimdi orada avantajım onları çok uzun bir süre seyredebilmem. 1 sene orada Süper Ligde de belli dönem görev aldım ve ondan önceki sezon Süper Ligde de yardımcı antrenörlük yapmıştım. Tabii ki izleyip, takip ettiğim, maçlarını takip ettiğim oyuncu sayısı çok fazlaydı. Bazılarını da direk ben çıkardım altyapıdan. Aslında bu uzun soluklu bir iş. Biz sezon başı da aldık. Aldığımız oyunculara şu anlamda bakılmamalı ‘hoca bunu aldı, pat diye oynayacak' bazı oyuncular alınmadı, çünkü maç oynamaları gerek. İyi antrenman yapmaları gerek. “A TAKIMA ÇIKTIĞINDA BEKLENTİLER BÜYÜYOR” Antrenman şeklimiz var. Oyuncuları geliştirmek, belli bir seviyeye getirmek istiyoruz. Tabii ki belli bir sayıda oyuncuyla oluyor. Kadro çok kalabalık olduğunda oyuncular kenarda kalıyor. Kenarda kalıp, oyuncu bizde antrenmanı düz koşu şeklinde yada sahanın içinde koşarak yapmanın ona bir faydası yok. Bazı oyuncuların maç oynaması için, daha iyi antrenman yapması içinde gerçeği söylemek gerekirse alamadık. Ama altyapılarda Türkiye'de olduğu gibi genel sıkıntılar var. Bizim için söylemiyorum. Hemen A takıma çıktığında beklentiler büyüyor. Altyapıdan bir oyuncuyu alıyorsunuz, onu geri gönderdiğinizde çöküş yapabilir. Her şeyi düşünüyorum. Sağlıklı bir yapıda bunları yapmanız lazım. Bu sene biz biliyorsunuz, geçen sene kadronun nerdeyse tamamını değiştirdik. O anlamda bazı zorluklar oldu. BOLUSPOR'U DA BİR YERLERE GETİRMEK İSTİYORUM” Kadronun değiştirilmesi teknik direktör açısından bakarsanız risk. Benim açımdan risk. Yani şahsım açısından risk. Ama kulüp açsından %100 elzemdi. Boluspor için kesin yapılması gereken bir şeydi. Bunu herkes yaparmıydı? Bence yapmazdı. Bu kadar değişikliği yapmak kolay değil. Herkeste yapmaz. Bir kere hocalar istemez bunu. Kendini riske atmak istemez. Ama benim öyle bir kaygım yok. İş kaygısı yada başarısızlık kaygısıyla buraya gelmedim. Benimde hedeflerim var. Boluspor ile o hedeflere ulaşmak istiyorum. Boluspor'u da bir yerlere getirmek istiyorum. Burada bir şeyler başaracağıma inandığım için, bunlar risk olabilir ama riskte biliyorsunuz bazı avantajları da beraberinde getirir. Ama kulüp için %100 yapılması gereken elzem bir şeyi yaptım. Bunun takdirini dışarıya bırakmak lazım. Geçen senenin yaş ortalamasını 8-9 yaş düşürdüm. Gençleştik. Yani bunlar önemli. “BOLUSPOR'UN ÖNÜNDE BİRÇOK HEDEF VAR” Boluspor'un önünde birçok hedef var. Bir doygunluk yaratacak bir şey elde etmiş değil Boluspor. O anlamda doyumsuzluk olarak bunu görmüyorum kesinlikle.(Taraftarın tribünleri doldurmaması) 2 sene Play-Off oynadıktan sonra belki bir gerileme olması doğal kabul edilebilir ama büyük hedefler koymak, büyük başarılar kazanmak kolay değil. Yani bence her anlamda hazır olmak lazım. Buna ne kadar hazırız onu bilmek lazım. Bir kere Boluspor için, her takım için, insanlar için farkındalık önemli. Farkındalığımız ne? Biz neredeyiz? Kulüp olarak neredeyiz? Takım olarak neredeyiz? Ne yapıyoruz? Hedefimiz ne? Bu hedefe nasıl ulaşırız? Bu hedefe ulaşırsak sonrası ne olur? Bunlar ciddi sorular, cevaplanması gereken sorular. Buna göre bir planlama yapılması, hedefler konulması gerek. Benim buraya gelirken kafamdaki Boluspor profili vardı. 15 TAKIM ŞAMPİYONLUĞA OYNUYOR! Boluspor bir isim, bir marka. Boluspor'un bir marka değeri var, bir isim değeri var. Tabii ki buna paralel de her sene hedefler konuyor. Ama hedefleri koymak inanın ki, doğru hedefler konulması lazım. O hedeflere doğru zamanda ulaşmak lazım. O hedeflere hazır mısınız, değil misiniz? Kulüp yapınız, transfer bütçeniz, yönetimin yaptığı çalışmalar, tesisiniz, sahanız her şeyinizle hazır mısınız? Çünkü dediğim gibi herkese bakıyorsunuz, PTT Birinci Liginde Süper Lige çıkmaya çalışıyor. Herkesin amacı Süper Lig dimi? Sezon başında bakıyorsunuz 18 takımdan 15'i şampiyonluğa oynuyor doğru mu? Genelde böyle. O takımlar her sene, her sene, her sene aynı transfer politikaları. Bir takım gidiyor, bir takım geliyor. Transferler, verilen sözler, koyulan hedefler. Sezon bitiyor, ulaşılamayan hedefler, tutulamayan sözler, yapılan transferler, ödenemeyen paralar her sene kulüpler geriye gidiyor. Aslında PTT birinci ligde çok değerli bir lig. Hiç küçümsememek lazım. “TEMEL İHTİYACIMIZ, İLACIMIZ SABIR” Çok değerli bir ligde oynuyoruz. Burayı sahiplenmek, sevmek lazım ve burada doğru işler yaparak bir üst lige çıkmak lazım. Bunlar aslında çok büyük hedefler değil. İyi bir organizasyon, iyi bir yapılanma, tesisleşme, şehrin dinamiklerinin bir araya gelip iyice çalışması ve şehrin bütünleşmesi bunların temel faktörleri. Ondan sonra kulüp bazında yapılacaklar, hedefler, transferler, bütçeler bunlarda bunu destekleyecek tabi ki. Baktığınızda bizim 5 katı büyük bütçeli takımlarla mücadele ediyoruz. Bu büyük bütçeli takımlarla aynı şartlarda mücadele etmiyoruz ama sahada eşit şartlarda rekabet edip, eşit şartlarda onlarla mücadele etmemiz isteniyor. Bunlar gerçekten kolay değil. Evet, onların harcadığı bütçelerden küçük harcamalar yapılarak başarılar elde edilebilir. Ama buna da sabır lazım. Ben bu anlamda bu sezon sorduğunuz soru gibi o değişiklikleri yaptım. Bunun uzun vadede meyvesini %100 Boluspor kazanacaktır. Tabii ki bizim temel ihtiyacımız, ilacımız sabır. Onun için benim bir korkum veya endişem yok. Boluspor bence çok iyi yerlere gelecektir. Bundan hiç kuşkum yok. En ufak bir şüphem yok. Sezon başı buraya hangi duygularla geldiysem, şu anda aynı duygularla hareket ediyorum, çalışıyorum.