Haber:Berfin MUTLU
CHP Parti Meclisi Üyesi Engin Özkoç, Cumhuriyet Halk Partisi Bolu İl Başkanlığı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi.
“3 GÜN BOYUNCA BOLU’DA OLACAĞIZ”
PMÜ Engin Özkoç, Cumhurbaşkanlığı ofislerini tanıtmak ve Bolu’da vatandaşların taleplerini dinleyip CİMER’e iletmek amacıyla Düzce Milletvekili Salih Özcan, Kocaeli Milletvekili Muhit Kansal ve Karabük Milletvekili Cevdet Atay ile birlikte üç gün boyunca ilimizde olacaklarını belirterek, “Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi'nin, bizzat genel başkanımızın ve MYK’mızın, parti meclisimizin görevlendirdiği milletvekili arkadaşlarımız; Düzce Milletvekili Sayın Salih Özcan, Kocaeli Milletvekilimiz Sayın Muhit Kansal, Karabük Milletvekilimiz Sayın Cevdet Atay ve ben üç gün boyunca Bolu’da olacağız.
Diğer milletvekili arkadaşlarımız da Türkiye'nin bütün illerinde çalışma yapacaktık. Bu çalışmanın içeriği; öncelikle Cumhurbaşkanlığı ofislerimizin milletimize doğru tanıtılması, görevlerinin ne olduğunun anlatılması, ofisteki arkadaşlarımızın bu çalışmaları nasıl birlik içinde yürüteceği konusunda bilgilendirme sağlanmasıdır.
İkincisi; hükümet programıyla ilgili çalışmalarımızın hangi aşamada olduğunu ve milletimizin hükümetten beklentilerinin ne olduğunu öğrenerek bir rapor haline getirip genel merkezimizi bilgilendirmektir.
Üçüncüsü; parti programımızla ilgili gerekli çalışmaları yaparak örgütümüzle danışıp, ardından milletimizin Cumhuriyet Halk Partisi'nden bu süreçte nasıl bir mücadele beklediği yönündeki fikirlerini bir rapor haline getirip genel merkezimize bildirmektir” ifadelerini kullandı.
“MİLLETİMİZİN SESİNİ EN YUKARILARA TAŞIYACAĞIZ”
CHP) Parti Meclisi Üyesi Engin Özkoç, sahada yapacakları çalışmaların, milletimizin sesini duyurmak amacıyla olduğunu vurgulayarak, “Bu süreç içerisinde ben ve Cumhuriyet Halk Partisi’nde görevlendirilmiş arkadaşlarımızın hiçbiri, milletimizle olan buluşmalarımızda “şunu yapacağız, bunu yapacağız” demeyeceğiz. Biz milletimizin sesini en yükseğe, en yukarıya taşıyacak, bunun bir iktidar mücadelesine dönüşmesi için elimizden geleni yapacağız. Bu yüzden milletimizi dinleyeceğiz. Onların bize verdiği sesi alacak, en yukarılara, tüm Türkiye’nin benimseyeceği ve kucaklayacağı bir mücadele alanına dönüştüreceğiz” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE'Yİ YÖNETMESİ GEREKEN TEK DOĞRU SİYASİ PARTİ CUMHURİYET HALK PARTİSİ’DİR”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması hakkında darbe girişimi değerlendirmesi yaparak konuşmalarına devam eden CHP) Parti Meclisi Üyesi Engin Özkoç, “Değerli arkadaşlarım; 19 Mart darbesi, Cumhuriyet Halk Partisi açısından yeni bir mücadelenin başlangıç noktası olmuştur. Ancak Türkiye açısından da bir yıkım olarak gerçekleşmiştir. 19 Mart darbesi sadece İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu’na karşı yapılan bir müdahale değildir. Türkiye'nin özgürlüğüne, demokrasisine, hukukuna yapılan bir müdahaledir. Bu müdahale aslında Türk milletine yapılmıştır. Bu nedenle biz bu müdahaleyi bir darbe olarak görüyoruz. Bu darbeye karşı milletimizle birlikte sonuna kadar mücadele edeceğimize, asla yılmayacağımıza, vazgeçmeyeceğimize ve birlikte bu mücadeleyi iktidarla taçlandıracağımıza buradan milletimize söz veriyoruz.
Sayın Ekrem İmamoğlu alınmadan önceki Türkiye manzarasına kısaca bakarsak; Cumhuriyet Halk Partisi yerel seçimleri bitirmiş, kurultayını tamamlamış, hem yerelde iktidar olmuş hem de Türkiye'nin birinci siyasi partisi konumuna gelmiştir. Yani milletimizin teveccühü ile Cumhuriyet Halk Partisi, iktidarın en büyük adayı haline gelmiştir. Bundan sonra Türkiye'yi yönetmesi gereken tek doğru siyasi parti Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Ancak bu yönetim milletin iradesiyle, muhalefette olan ve Türkiye ittifakının bileşeni olmaya hazır herkesle birlikte gerçekleştirilecektir.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidara yönelen bu yükselişi, büyük bir korku yaratmıştır. İktidar, yaklaşık 23-24 yıldır yönettiği Türkiye’de, “2023 hedefleri” diyerek başlattığı hiçbir projeyi gerçekleştirememiştir. Ekonomide iflas etmiş, döviz kurları yükselmiş, işsizlik ve enflasyon zirve yapmıştır. Türkiye, dünyada ileri ekonomilere sahip ülkelerin gerisinde kalmıştır. Bu durum, iktidarın derdinin millet olmadığını milletimize açıkça göstermiştir. İktidarın derdinin refah, demokrasi, özgürlük, adalet ve eşitlik olmadığını da yine milletimiz görmüştür” dedi.
"MİLLETİMİZ CHP ETRAFINDA ÖRGÜTLENMEYE BAŞLADI"
PMÜ Engin Özkoç, Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi tabloda halkın giderek CHP etrafında kenetlendiğini ifade etti. Yerel seçimler öncesinde dönemin İçişleri Bakanı'nın, "İstanbul’u alacaklarmış, verelim bakalım ne yapacaklar" sözlerini hatırlatan Özkoç, “İktidar, CHP’nin yerel yönetimlerde nasıl bir başarı göstereceğini önceden biliyordu. Çünkü bu başarı, kendi beceriksizliklerini açığa çıkaracaktı” dedi.
Bu nedenle iktidarın, CHP'li belediyeleri çalıştırmamak için sistematik bir çaba içine girdiğini belirten Özkoç, “Hukuk dışı yöntemlerle belediyelerimizi durdurmak üzere karar aldılar” diye konuştu.
"19 MART DARBESİ PLANLI BİR OYUNDUR"
İktidarın belediyelere yönelik denetimlerini “darbe süreci” olarak nitelendiren Özkoç, 19 Mart’ta yaşanan sürecin planlı bir senaryo olduğunu söyledi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bugüne kadar 1845 kez müfettişlerce denetlendiğini belirten Özkoç, şunları söyledi:
“Ankara, İzmir, Adana, Mersin gibi CHP’li belediyelerimizde de aylarca süren denetimlerde ciddi bir bulguya rastlanmadı. Müfettişler bir şey raporlayamayınca, iktidarın geriye tek seçeneği kaldı: Hukuku askıya alarak belediyelerimize darbe yapmak.”
"İftirayla Yargı Operasyonu Kuruldu"
Özkoç, CHP’li belediyelere yönelik son dönemde geliştirilen suçlamaların bir iftira kampanyası olduğunu savundu. İktidarla yakın ilişkisi olan bir iş insanının, daha önce AK Partili belediyelerden yüzlerce ihale aldığını; CHP’li belediyelerden ise sadece hukuka uygun yaklaşık 90 ihale aldığını aktaran Özkoç, “Bu kişi gözaltına alındı. İtirafçı olması için baskı yapıldı. Kendisine, 'Sen bu çeteyi kurdun, başındasın. Aşağıda İmamoğlu ve CHP'li belediyeler var. Eğer itiraf değil, iftirada bulunmazsan içeride kalırsın' denildi. İftirada bulunması durumunda ise rüşvet verdiğini itiraf etmesine rağmen serbest kalacağı söylendi. Yaşanan tam olarak budur.” dedi.
“NEDEN TEK BİR AKP’Lİ BELEDİYE DENETLENMİYOR?”
AK Partili Belediyeleri sert sözlerle eleştiren PMÜ Engin Özkoç, “Cumhuriyet Halk Partili belediyeler, anamızın ak sütü gibi tertemiz, helal süt emmiş, halkı ile bütünleşmiş, milletin menfaatine çalışan belediye başkanlarımız ve meclis üyelerimizdir. Peki neden bu kumpas sadece CHP’li belediyelere kuruluyor? Neden tek bir AKP’li belediye denetlenmiyor? Neden bu iş insanının yaptığı 200’ün üzerindeki AKP’li belediye ihalesi için tek bir soruşturma açılmıyor? Neden devletimizin yetiştirdiği müfettişler yerine, yandaş iş insanlarının iftiraları esas alınıyor?” ifadelerine yer verdi.
“SEÇİLMİŞ BAŞKANLARI ZİNDANA ATARAK KAMUOYUNU YANILTMAYA ÇALIŞTINIZ”
PMÜ Engin Özkoç, gözaltına alınan belediye başkanlarına yönelik muameleye tepki gösterdi. Özkoç, “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve diğer belediye başkanlarının, hukuki süreç işletilmeden, ağır koşullar altında tutulduğunu söyledi.
“Seçilmiş başkanlarımızı İstanbul’da ışığı olmayan, rutubetli, narkotik kokularının yoğun olduğu nezarethanelerde günlerce tuttunuz. Ekmek arası mayonezle beslediniz. Ne ifade verdiler, ne avukatlarıyla görüşebildiler. Kendilerini toparlamalarına bile izin vermeden basına servis ettiniz,” diyen Özkoç, bu uygulamanın iftiraya boyun eğmeyen başkanları sindirme amacı taşıdığını belirtti.
Başkanların masumiyetlerinin belgelerle ortada olduğunu vurgulayan Özkoç, “Yargılanmadan suçlu ilan ettiniz. Neden? Çünkü eğilmediler, başları dikti” ifadelerini kullandı.
“CUMHURİYET HALK PARTİSİ, TUTUKLU DEĞİL, TUTSAKTIR”
Özkoç, Cumhurbaşkanının bilgisi, genel başkan ve MYK’nın kararıyla Ankara’da Cumhurbaşkanlığı ofisinin İstanbul’da da açılacağını duyurdu. Engin Özkoç, “İstanbul’da da Cumhuriyet Halk Partisi, tutuklu değil, tutsaktır. Ekrem İmamoğlu’nun tutukluluğu karşısında, Cumhurbaşkanımızın bilgisi, genel başkanımızın ve MYK’nın kararıyla Ankara’da Cumhurbaşkanlığı ofisi açılmıştır. İstanbul’da da açılacaktır. Ancak bu ofis sadece Ankara ve İstanbul’da değil, Türkiye’nin dört bir yanındaki örgütlerimizle, gönüllülerimizle, bileşenlerimizle birlikte tüm yurtta faaliyete geçecektir.
Milletimizin bize verdiği sesi, Cumhurbaşkanlığı ofisimize taşıyacağız ve “Milletimiz sizden bunu bekliyor” diyeceğiz” dedi.
"TEK HEDEFİMİZ İKTİDAR!"
PMÜ’nün hükümet programı doğrultusunda ilerlediğini ifade eden Özkoç, “Hükümet programımız doğrultusunda; il başkanımızın ve örgütümüzün koordinasyonunda, kanaat önderleriyle, STK’larla, belediyemizi ziyaret ederek ve sahada görüş alarak rapor oluşturacağız. Mitinglerimiz devam edecek. Örgütlerimiz ve Cumhurbaşkanlığı ofislerimiz çalışmalarına devam edecek. Milyonlarca gönüllümüzle birlikte mücadeleye devam edeceğiz.
Bu mücadele sandığa dökülürse tek bir hedefimiz var: İktidar.
Tek hedefimiz; zindandaki arkadaşlarımızı halkla buluşturmak, milletimizin refahını yeniden tesis etmek, Türkiye’yi dünyayla barışık güvenilir bir ülke haline getirmektir.” şeklinde konuştı.