Haber;Sefa GÜNAY Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan İçişleri Bakanlığı tarafından belediyelerin korona virüs salgını sonrası başlattıkları yardım kampanyalarının banka hesaplarına bloke koyulmasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanının yapmış olduğu kampanyanın doğru olduğunu söyleyen Başkan Özcan’ın açıklaması şu şekilde; “İÇİŞLERİ BAKANININ BANA GÖRE TUHAF AÇIKLAMALARI VARDI” “Ben belirli konularda sizleri bilgilendirmek için buraya davet ettim. Son 2 günde yapılacak sosyal yardımlarla ilgili bağış toplama meselesi gündemde. Sayın Cumhurbaşkanımız bir kampanya başlattı. Biz, Sayın Cumhurbaşkanımızın başlattığı kampanyanın doğru olduğunu düşünüyoruz. Ancak, Türkiye’de sadece Sayın Cumhurbaşkanı ve onun belirleyeceği kişilerin yardım toplama hakkı olduğunu da inanmıyoruz. Sayın İçişleri Bakanının bana göre tuhaf açıklamaları vardı. Devletten bahsediyor. Belediyeleri, sivil toplum örgütleri gibi değerlendiriyor. Şunu hatırlatmak istiyorum, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı var, Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı var, Türkiye Cumhuriyeti Bolu Valiliği var, Türkiye Cumhuriyeti Bolu Belediyesi var. Yani biz devletin bir kurumuyuz. Belediyeler de devlettir. Olaya önce öyle bakmak lazım. Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanları bir yardım kampanyası düzenleniyor. Düzenlenir düzenlenmez de bu hesaplara bloke konuluyor. Gerekçe ne, 2860 sayılı yardım toplama kanunu. Bakıldığında bizim belediyelerimizin 2860 sayılı değil, 5393 sayılı yasaya göre bağış topladığını görüyoruz. Baktığınız da, yardım toplama kanunu okuduğunuz da kast edilen sivil toplum örgütleri, vakıflar. Çünkü niye, bir başvuru yapıldığında vali bunu Sivil Toplum ile İlişkilere sevk eder. Belediyeler sivil toplum örgütü değildir. Belediyeler kamu kuruluşudur. Dolayısı ile sivil toplum örgütleri ve vakıflar için çıkarılan bir kanunun belediyelere dayatmanın bir anlamı olmadığını söylemek istiyorum. Zaten bununla ilgili yönetmeliğe bakarsanız da, aynı makbuz basılmasından falan bahsediyor” “BİZ GEÇEN YIL MİLYONLARCA LİRA ŞARTSIZ BAĞIŞ ALDIK ZATEN” “Belediyelerin bütçeleri var, hesap cetvelleri var diğer kamu kuruluşları gibi belediyeler ayrıca makbuz basamaz. Kimse de belediyeye ayrı makbuz basın diyemez. Bizim 5393 sayılı kanunun 15’inci maddesinde bağış kabul etmek görevler arasında sayılmış. Kanun bağışı ikiye ayırmış. Şartlı kanun kabul edilecekse buna belediye meclisi karar verir, şartsız bağış kabul ediliyorsa bunun kararını belediye başkanı verir. Biz geçen yıl milyonlarca lira şartsız bağış aldık zaten. Göreve geldiğimde anlatmıştım zaten. Bazı müteahhitlere çağırıp dedik ki, size erken ödeme yapmak istiyoruz. Ancak siz de alacaklarınızın bir kısmından feragat edin. Onlar da belediyeye şartsız bağış yaptılar. Şimdi belediye kanununda 59’uncu madde var. Belediye gelirlerinde birisinin bağış olarak kabul etmiş. Yine 38’inci madde var, bağış ile ilgili. Biz Sayın İçişleri Bakanı’nın söylediği gibi 2860 sayılı yasaya göre işlem yapmıyoruz. Bu yasa kamu kurumları için çıkarılmış bir yasa değil. Bağış toplamak isteyen sivil toplum örgütleri, dernekler, vakıflar için geçerli bizim için değil. Bizim zaten 2860 sayılı yasaya göre bağış toplamamız zaten mümkün değil, bizim için zaten özel bir yasa var belediye kanunu 5393 sayılı yasa orada belediyenin yardım toplam değil bağış kabul edebilmesinden bahsediliyor. Dolayısıyla sayın bakan kamuoyunu yanlış yönlendiriyor” “BİZ YARDIM DAĞITAN KURUMUZ” “Valilikten yine bir yazı geldi bize diyor ki yardım toplamayın. Biz yardım toplamıyoruz. Biz yardım dağıtan kurumuz. Bakın bizim belediyelerin asli görevlerinden bir tanesi sosyal yardım yapmak. Bu bizim seçim vaadimizde de vardı. Hatta dedik ki zekâtlarınızda biz köprü olmaya razıyız. Bize dedik yardımcı olun seçimlerde tartışılmıştı. Şimdi bizim belediyelerin topladıkları bağışları kime verdikleri çok kolay belirlenebiliyor. Sayıştay incelemesine tabi belediyenin bütün hesapları. Şimdi vatandaş bize bağış yaptı. Biz bu bağışı usulüne uygun şekilde kullanma hakkın sahibiz. Bizim hesaplarımızın tamamı denetleniyor. Türkiye de sayılı ya da tek belediye vardır. Biz sosyal yardımların nasıl yapılacağına dair bir yönetmeliği kabul ettik Sayışta ya gönderdik Sayıştay bizi uygun buldu. Türkiye’de belki ilktir. Bu yönetmeliğimiz şu anda yürürlülükte bu yönetmelik kapsamında istediğimize sosyal yardım şartları tutanlara yardım yapmaya sahibiz. Vatandaşlar bağış kabul etme hakkında sahibiz. Çünkü Sayıştay tarafından onaylanan bir yönetmeliğimiz var” “BU BİR TERCİH MESELESİDİR” “Adı bağış olsun yardım olsun bunla ilgili tek bir yere insanları yönlendirmek yanlış. Kurban olayını düşünün kimi vakıflar kurbanını veriyor kimi Kızılay’a veriyor kimi silahlı kuvvetlere kurbanın vermeyi tercih ediyor. Bu bir tercih meselesidir. İnsanlar kime güveniyorsa yardımı onun üzerinden yapmak isteyebilir. Bu anlamda sayın cumhurbaşkanın kampanyasını doğru olduğunu söyledik isteyen sayın cumhurbaşkanımızın işaret ettiği yere yapsın isteyen de belediyeler üzerinden bağışını yapsın. Sonuçta aynı amaca hizmet edecek. İhtiyaç sahibi insanlara gidecek. Belediyelerin yaptığı sosyal yardımlar bakanlıklar tarafından çok kolay denetlenebilir. İkincisi kamu hesaplarını inceleme yetkisi olan Sayıştay belediyenin bütün hesaplarını düzenli olarak inceliyor. Biz geldiğimizden buya üç kez Sayıştay geldi. Bundan sonra daha çok gelsinler şeffaf şekilde bize yapılan bağışları müfettişlerin önüne koymaya hazırız” “DOĞAL GAZA VE ELEKTRİĞE SİZDE %50 İNDİRİM YAPIN” “BOTAŞ bu ay zam yapmayacakmış. Biz ne yaptık suya %50 indirim yaptık ve bu indirimi yaparken de hükümete çağrıda bulunduk. Ben bu çağrıyı tekrar etmek istiyorum. Doğal gaza ve elektriğe sizde %50 indirim yapın. Doğal gaz ve elektriğe %50 indirim yapılırsa bolu halkının cebinde 48 milyon TL kalacak. 48 milyonluk katkı yapacaksınız. Eğer doğal gaz ve elektrik dağıtım yetkisi bizde olsaydı hiç tereddütleri olamasın biz onlardan da %50 indirim yapardık” “CUMHURİYET HALK PARTİLİ BELEDİYE BAŞKANLARIYLA MÜCADELEYİ BIRAK KORONA İLE MÜCADELE ET” “Şunu da ifade edeyim CHP zihniyeti yardımları kesecek diyorlardı ya bununda böyle olmadığı görüldü. Türkiye’deki Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanları sosyal yardımlarda diğer belediyelerden oldukça önünde. Ama biz ihtiyaç sahibi olan vatandaşlara çok yardım yapmak istiyoruz. İçişleri bakanlığı bunu engelliyor. İçişleri bakanlığına ben şu çağrıda bulunuyorum. Sen Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanlarıyla mücadeleyi bırak korona ile mücadele et. Biz korona ile mücadele etmek istiyoruz. İhtiyaç sahipleri insanlarda daha çok katkı sağlamak istiyoruz. Bu konuda bir yarış içersinde değiliz. Sayın cumhurbaşkanımızın kampanyasına alternatif kampanya oluşturma peşinde de değiliz. Ama dağa çok yardım birkaç kanaldan toplanırsa da çok iyi olur diyoruz”