Sağlık Bakanlığı'ndan 'Randevu Çetesi' iddialarına yanıt geldi
Sağlık Bakanlığı'ndan 'Randevu Çetesi' iddialarına yanıt geldi
İçeriği Görüntüle

Doğal beslenmek isterken sağlığınızdan olmayın...

Sebzeler, beslenmede vitamin, mineral ve lifin en önemli kaynaklarından biri olarak sofralarda yer alıyor.

Ancak kabuğunda darbe, ezik ya da çürüme görülen ürünlerin tüketiminde dikkatli olunması gerekiyor.

Çünkü kabuk yüzeyi yalnızca dış etkenlere karşı koruyucu değil, aynı zamanda bakterilerin en kolay tutunabildiği alanlardan biri olabiliyor.

Hafif yüzeysel ezikler çoğunlukla güvenle temizlenip tüketilebiliyorken derin yaralar, yumuşama ve küf oluşumu, gıda güvenliği açısından ciddi risk yaratıyor.

Bu nedenle hangi yaralanma tipinin kabul edilebilir, hangisinin kesinlikle tehlikeli olduğunu bilmek hayati önem taşıyor.

YARALANMA ÇEŞİTLERİ

1. KÜÇÜK EZİKLER VE YÜZEYSEL ZEDELENMELER

Hafif ezikler genellikle sadece kabuk altında renk değişimine yol açıyor.

Uzmanlar bu tür yüzeysel bozulmaların sağlık açısından tehlike oluşturmadığını, etkilenen kısmın kesilip atılmasının yeterli olduğunu belirtiyor.

Böyle durumlarda sebzenin geri kalanı güvenle tüketilebiliyor.

2. DERİN KESİKLER, YUMUŞAMA VE ÇÜRÜME

Daha derin yaralanmalar, özellikle de yumuşamış veya çamur kıvamına gelmiş bölgeler, bakterilerin hızla çoğalmasına ortam hazırlıyor.

Araştırmalar, bu tarz yaralanmaların E. coli ve Salmonella gibi tehlikeli mikroorganizmaların yerleşmesine neden olabileceğini ortaya koyuyor.

Bu nedenle çürüme ve yaygın yumuşama gözlenen sebzeler tüketilmemeli.

3. KÜF BELİRTİLERİ VE MANTAR GELİŞİMİ

Kabuk ya da et kısmında görülen küf, çoğu zaman toksin üreten mantarların habercisi oluyor.

Küf gelişen ürünlerde yalnızca yüzeyin kesilerek temizlenmesi yeterli olmuyor; mikroskobik düzeyde kökler sebzenin derin dokularına kadar ilerleyebiliyor.

Bu nedenle küf gelişimi görülen sebzeler bütünüyle atılmalı.

Kaynak: Haber Merkezi