Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Rektörü Prof.Dr. Hayri Coşkun, Gölköy kampüsünde güvenlik güçlerinin eylem yapan öğrencilere müdahale yapmak zorunda kalmasıyla ilgili bir açıklama yaptı. Coşkun, üniversitedeki huzuru bozmaya dönük hukuk dışı eylemleri, AİBÜ'de öğrenim gören 27 bin öğrencinin güvenliğini düşünerek göz ardı edemeyeceklerini vurguladı. AİBÜ Rektörü Prof. Dr. Hayri Coşkun yaptığı açıklamada, meydana gelme üzücü olayın sebebinin, 2013 yılı sonunda, bir grup öğrencinin bir minibüste kendi aralarında karıştıkları bir kavgaya dayandığını hatırlatarak, Bu olayın neticesinde bir grup, iktisat fakültemizin kantinini basmak suretiyle, minibüsteki bu kavga ile hiç alakası olmayan bir öğrencimizi darp etmişti. Tutanaklara yansıyan haliyle bu öğrencimiz ciddi bir şekilde yaralanmış ve burnu kırılmıştı. Bu olay neticesinde açılan soruşturma, geçtiğimiz haftalarda sonuçlandı ve bazı öğrencilerimiz disiplin yönetmeliğinin öngördüğü şekli ile uzaklaştırma cezası aldı. Bu cezalardan dolayı bazı öğrencilerimiz geçen Cuma günü bir protesto yürüyüşü yaptılar. Bugün de bir eylem yaptılar. Eylem yaptıkları yer, Üniversite kampüsü içerisindeki Aktivite merkezi. Burada, tüm öğrencilerimizin ihtiyaçlarını karşıladıkları, restoran, banka, alışveriş merkezi, kırtasiye, postane gibi mekanlar bulunuyor ve eğitim öğretim döneminde öğrencilerimizin çok sıklıkla uğradıkları yoğun bir yer. Uzun süre devam eden uyarılara rağmen eylemlerini sonlandırmadılar. Böyle bir eylem, bu konu ile hiç ilgisi olmayan öğrencilerimizin huzurunu bozacak ve tedirginliğini artıracak bir eylem niteliğini taşıyordu ve sonuçta izinsiz bir eylemdi.” “ÖĞRENCİLERİMİZİN BÜTÜN SORUNLARINI KENDİLERİYLE GÖRÜŞEREK ÇÖZME GAYRETİNDEYİZ” Coşkun, AİBÜ'nün 27 bin öğrencisi bulunduğunu belirterek şöyle devam etti. 27 bin öğrencimizin huzuru ve güvenini sağlamak zorundayız. Bütün kampüsün huzurunu ve güvenini sağlamak zorundayız. Dolayısıyla kimsenin, Üniversitemizde yapılan eğitim-öğretimin ve üniversitedeki güven ve huzur ortamının bozulmasına katkıda bulunmasına hakkı yok. Biz öğrencilerimizin bütün sorun ve problemlerini kendileriyle de zaman zaman görüşerek çözme gayretinde iken ve öğrencilerimize her türlü yardımı ve katkıyı yapma eğilimimiz olduğu halde burada benden önce veya sonra hiçbir yöneticinin kanunları yönetmelikleri dikkate almadan bir yönetim mantığı sergilemesi mümkün değil. Mevzuatımız belli. Bu mevzuatımıza yönetim de, akademik personelimiz, idari personelimiz ve öğrencilerimiz de uymak zorundadır. Burada okumanın şartları bellidir. Bunun haricine çıkanların ya da çizgiyi aşanlarla ilgili nasıl bir hukuki işlem yapılacağı da bellidir. Bizim de bu noktada öğrencilerimize en ufak bir zarar gelsin veya öğrencilerimizin eğitim öğretim hakkı engellensin gibi bir düşünceye sahip olmadığımız gibi bilakis bu haklarını en iyi şeklide kullanmaları için gereken hassasiyeti gösteriyoruz.” “AİLELERİN ROLÜ ÖNEMLİ” Öğrencilerin, Üniversitedeki eğitim öğretim faaliyetleri ve diğer faaliyetler anlamında kendilerine tanınan hak ve hukuk çerçevesinde haklarını icra edebileceklerini ifade eden Coşkun, Öğrencilerimiz Üniversitenin sağladığı imkanlardan ancak bu şekilde yararlanabilirler. Ancak hiç kimsenin huzuru bozacak şekilde bir tavır içerisine girmesi kabul edilebilir bir durum değildir. Dolayısıyla bütün öğrencilerimiz, üniversite kampüsündeki iklime uymak durumundadır. İşin özü budur. Bütün öğrencilerimize, kendilerine bu ortamda sunulan imkânlardan en iyi şekilde yararlanmalarını tavsiye ediyoruz. Bu arada ailelerimizin de bu konuya vakıf olmalarını arzu ediyorum. Çocukları ne yapıyor. Üniversitedeki hayatları nasıl? Bu noktada ailelerin de çocuklarına sahip çıkmaları önemli. Biz öğrencilerimize sahip çıkma noktasında elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Az önce de ifade ettiğim gibi onların gelişimine üniversitemizde kaldıkları süre içerisinde eğitim-öğretim anlamında gelişmeleri için elimizden gelen gayreti ortaya koyuyoruz. Onlarında bu gayretlere karşılık vermeleri ve bu sistem içerisinde bu imkanlardan azami derecede faydalanmalarını bekliyoruz” şeklinde konuştu.