Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Köroğlu Televizyonu'nda katıldığı canlı yayında gözyaşlarına boğuldu. Kendisi için hazırlanan sürpriz videoda, Sakarya Üniversitesi'ndeki hocası Şefika Nurten Büyükakten'in kendisi hakkındaki sözlerini ilk kez işiten Başkan Yılmaz, hem ağladı, hem de yaptığı açıklamalarla ekranlardaki izleyicilere duygulu anlar yaşattı. Yılmaz'ın yoksulluk ve bin bir güçlük içerisinde geçen eğitim hayatının konu olduğu röportaj, Çoban Necati'nin oğlu olan Alaaddin Yılmaz'ın yaşam serüveninde nereden nereye geldiğini açıkça ortaya koydu. Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Köroğlu Televizyonu'nun Pazartesi akşamları klasiği haline gelen ve moderatörlüğünü Mehmet Ali Atalay'ın yaptığı Basın Toplantısı'nın canlı yayın konuğu oldu. Yaklaşık 2 saat süren ve Alaaddin Yılmaz hakkında daha önce hiçbir yerde duyulmamış hayat anekdotlarının konu olduğu programda, yerel gündeme dair de çarpıcı açıklamalar yer aldı. ALAADDİN YILMAZ'A BÜYÜK SÜRPRİZ Moderatör Atalay programda, Alaaddin Yılmaz'ın İnşaat Mühendisliği okuduğu Sakarya Üniversitesi'ndeki hocası Şefika Nurten Büyükakten ile Güner Ateş'in yaptığı görüntülü röportajı izleyicilerle buluşturdu. Yaklaşık 7 dakika süren röportajda emekli eğitimci Büyükakten, öğretmenliği bırakan ve İnşaat Mühendisliği okumak isteyen Yılmaz'ı Sakarya Üniversitesi'ne kaydettirdiği günleri anlattı. Okula gidecek parası olmadığı için kilometrelerce yolu yayan giden Yılmaz'ın okula geç kalmaması için çeyiz sandığından çıkardığı saatini Yılmaz'a verdiğini anlatan Büyükakten, Yılmaz'ın okuldaki durumunu, siyasete bakışını, hayatını aktardı ve Yılmaz'ın zorlu hayat mücadelesinde nereden nereye geldiğini açıkça ortaya koydu. Okul hayatının ilk günlerinde kimsesiz Yılmaz'ın Sakarya'da yaşadığı zorlukları ve yatacak yatağı olmadığı için Yılmaz'a yer yatağı temin ettiğini belirten Büyükakten'in sözleri sadece Yılmaz'ı ağlatmakla kalmadı, ekranlar başındaki binlerce izleyiciye de duygulu anlar yaşattı. YILMAZ'IN GÖZYAŞLARINA BOĞULMASI NEDENİYLE PROGRAMA ARA VERİLDİ Görüntüler sonrası gözyaşlarına boğulduğu ve konuşmakta güçlük çektiği görülen Yılmaz'ın bu durumu üzerine Moderatör Atalay, programda reklama gitme kararı verdi. Yaklaşık 5 dakika süren reklam arası sonrası kendisini toparlayan Yılmaz, hocasının kendisi için yaptığı fedakârlıkları izleyicilere bir kez daha anlattı. İşte Güner Ateş'in Çoban Necati'nin oğlu olan Alaaddin Yılmaz'ın Sakarya Üniversitesi'ndeki hocası Şefika Nurten Büyükakten ile yaptığı röportajın ayrıntıları: “ALAADDİN MÜHENDİS OLMAK İSTİYORDU, ÖĞRETMENLİK YAPMAK İSTEMEDİ” “Alaaddin deyince aklıma Kız Öğretmen'de okulun maskotu aklıma geliyor. Sarışın kısa boylu küçük çocuk. Daha fazla bilgiyi daha sonra edindim Alaaddin hakkında. Kız öğretmen okuluna erkek öğrenci alınmaya başlandıktan sonra erkek öğrenciler tanımaya başladık ama benim çok kısa sürdü. Ben evlenip Adapazarı'na geldim. 1972 yılında Sakarya Devlet Mimarlık Mühendislik Akademisine ilk asistan olarak girdim. Girdiğim sene Alaaddin'den bir mektup aldım. Diyor ki; Hocam ben Seben'in bir köyünde öğretmenlik yapıyorum; fakat öğretmen değil, mühendis olmak istiyorum. Bana nasıl yardımcı olursunuz? O zaman öğretmen okulları lise mezunu sayılmıyordu. Bende ona dedim ki, ‘Lise mezunu olabilmen için gelip burada lise bitirme sınavlarına girmen gerekiyor. Eğer dersleri verirsen, o zaman üniversite sınavına girersin ve mühendislik yolun açılmış olur.' ‘Peki, ne yapacağım' dedi bana. Ben kitaplarını aldım ve köye gönderdim. Mayıs ayında köy okulları kapanıyor. Haziran'da da sınavlar başlıyor. Gönderdiğim kitaplarla 1 yıl çalıştı ve geldi Mayıs ayında yanıma eksiklerini de beraber çalıştık. Daha sonra sınava girdi. Bütün derslerden 90 ve 100 aldı. Normal okulun öğrencilerinden daha çok puan aldı. Başarılı bir şekilde liseyi bitirdi. Daha sonra üniversite sınavlarına girdi. ‘Nereyi kazandın?' diye sordum. Bursa İktisadi Ticari Bilimler Akademisi'ni tutturdum, dedi. ‘Ama ben mühendis olmak istiyorum' dedi. Bende Mühendislik Akademisi'nde hocayım. Eğer puanlar düşerse, bana haber verir misiniz, dedi. Tabi dedim ve bana nüfus cüzdanı örneği bıraktı gitti. Daha sonra bir baktım puanlar düştü. Ben bir tek nüfus cüzdanıyla hemen onun kaydını yaptırdım. Amcasına telefon ettik. Bir vasıtayla Alaaddin'i alıp geldi ve üniversite başlamış oldu. “OĞLUMA MAMA YEDİRİRKEN, ALAADDİN'E DE MATEMATİK ÖĞRETTİM” Alaaddin çok zeki bir çocuk ama matematik alt yapısı yok. Mühendislik matematik istiyor. Ben her okuldan çıktıktan sonra evde lise son sınıfta öğretilen matematik derslerini öğretiyorum. Bir taraftan oğluma mama yediriyorum, diğer taraftan Alaaddin'e matematik anlatıyordum. Çok akıllı ve çalışkan bir çocuk olduğu için çok çabuk kavradı ve problem çıkmadan 4 sene de üniversiteyi bitirdi. Üniversiteyi okurken dikkatli olması konusunda uyardım. Bir tane kardeşi var cami de hocaydı. Bütün aile sana bakıyor. Bir an önce mühendis olması ve ailesine yardımcı olması konusunda konuştum. “ALAADDİN'İN ÖĞRENCİLİĞİNDE PARASI YOKTU, KENDİSİNE YATAK YORGAN VERDİK” Okurken çok ağır şartlar da devam etti. Geliri yok. Bizde karı koca öğretmeniz. Sıfırla başlamışız. Hiçbir şeyimiz yok. Kirada oturuyoruz. Eşim bir dershane açmıştı bir köşesine bir yatak koydu. Çok ağır şartlarda orda kalıyordu. Oradan üniversite gidip geliyordu. Hatta çeyizlik saatimi ona verdim. Sabah erken kalksın uyansın diye. Daha sonra rahatsız olmaya başladı. Bir arkadaşımla ev tutabilir miyim dedi. Tamam dedik ve yardımcı olduk. Yatak yorgan gibi şeyler verdik. Bir evi oldu. Mezun olduktan sonraki hayatında tasvip etmediğimiz olaylar oldu. Ama artık yaşını almış bir adamdı. Bizim karışacak halimiz yoktu. Yolu açık oldu ve bugünlere geldi. HOCASI ALAADDİN YILMAZ'IN BELEDİYE BAŞKANI OLDUĞUNU NE ZAMAN ÖĞRENDİ? Hemen öğrendim. Çünkü sevgili arkadaşım Hikmet Manaz hala görüşüyoruz. Hikmet'ten onun hakkında haberler alıyorduk. Tabi insan gurur duyuyor. Öğrencisinin üst düzey yönetici olması çok güzel bir şey. Başarılıda bence. Biz onu bazı konularda eleştirsek de saygıda hiçbir zaman kusur etmedi. Özellikle ben siyasete atılmasını istemiyordum. Bizde burada eşimle bir görüşe sahibiz ama siyasete atılmadık. Dershane ve özel açtık kendimizi geliştirmeye çalıştık. Kendisi siyaseti tercih etti. Bu konuda kendisine karışmadık eleştirmedik. O da saygıda hiç kusur etmedi. Devamlı bizi arar. Özel günlerde, bayramlarda sürekli arar. Ben Bolu'ya gittiğim zaman nerden haber alırsa alır benimle Hikmet Manaz'ı alarak arabasına bindirir. Bolu'da yaptığı yolları, işleri gezdirir. “ALAADDİN BAŞARILI OLMASAYDI, 3 DÖNEM KAZANAMAZDI” Başarılı olmasaydı 3 dönem kazanamazdı. Erdoğan gibi oda 3 dönem kazandı. Yaptığı işlerde hakikaten başarılı. Başarılı olduğu için Erdoğan tarafından da sevilen bir Belediye Başkanı oldu. Halk ne kadar seviyor bunu ben bilemem. Hikmet Manaz daha yakın olduğu için o bilebilir. Artık yolun sonuna geldi. Bu dönemden sonra seçilemeyecek. Yolu açık olsun diyorum. Başarılar diliyorum.”