The Times of Israel'in aktardığına göre, İsrail Savunma Kuvvetleri'nde (IDF) asker alımlarından sorumlu Tuğgeneral Shay Tayeb, Meclis Dış İlişkiler ve Savunma Komitesi’ne sunduğu son raporda, zorunlu hizmetten kaçanlara dair dikkat çeken veriler paylaştı.
Tayeb’in açıklamasına göre, askere çağrılmalarına rağmen ülkeyi terk etmeye çalışırken yakalanan kişiler arasında 52 Ultra-Ortodoks (Haredi) Yahudi yer aldı. Bu kişiler, dini gerekçelerle zorunlu askerliği reddettiklerini belirtti. Yakalananlardan 23’ü ise sonrasında orduya katılmak zorunda kaldı.
ARTAN GÜVENLİK GERİLİMİ, BÜYÜYEN ASKER AÇIĞI
7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze Şeridi başta olmak üzere bölgede yürütülen yoğun askeri operasyonlar, İsrail ordusunun personel ihtiyacını ciddi şekilde artırdı. Ülke içinde güvenlik politikalarının sertleşmesi, zorunlu askerlik sisteminin sürdürülebilirliğini yeniden gündeme taşıdı.
İsrail basını, orduya yakın kaynaklara dayandırdığı haberlerde, orduda halihazırda 10 bin kişilik bir açık bulunduğunu belirtiyor. Bu açık, özellikle genç nüfusun askerlikten kaçış yolları araması ve bazı grupların direnç göstermesiyle daha da büyüyor.
Ultra-Ortodoks Yahudilerin askerlik hizmetine entegrasyon süreci ise yıllardır İsrail toplumunda tartışma konusu. Haredi topluluğunun askerlik hizmetine katılımını izleyen Avigdor Dickstein’ın 23 Nisan’da yaptığı açıklamaya göre, bu yıl toplam 18 bin 915 Haredi gence askerlik celbi gönderildi. Ancak sadece 232’si fiilen orduya katıldı—bu oran, gönüllü katılımda ciddi bir düşüklüğe işaret ediyor.
ORDUDAN HÜKÜMETE MESAJ: "SALDIRILAR DURSUN"
Asker sayısındaki açık yalnızca zorunlu hizmete çağrılan gençlerle sınırlı değil. İsrail ordusunun çeşitli birimlerinden toplam 11 bin yedek ve emekli asker, İsrailli rehinelerin serbest bırakılması için yürütülen saldırıların durdurulması gerektiğine ilişkin kamuoyuna bildiriler yayımladı. Bu çıkış, hem sahadaki moral sorunlarına hem de kamu vicdanında yükselen çatlağa işaret ediyor.
İsrail yönetimi, bir yandan artan güvenlik tehditleriyle baş etmeye çalışırken, diğer yandan halkın bir kesimiyle olan bu kopukluğu nasıl yöneteceğine dair çözüm arayışlarını sürdürüyor.