İsrail'in, iki yıl süren Filistinlilere yönelik soykırımını durdurmayı amaçlayan ateşkes, tam da korkulduğu gibi "olağan fail" tarafından sürekli ihlal ediliyor. Gazze'deki Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, ateşkesin yürürlüğe girmesinden geçtiğimiz Perşembe gününe kadar geçen sürede, İsrail tarafından düzenlenen saldırılarda 312 kişi öldürülürken, 760 kişi de yaralandı. Bu ihlallerin, Ekim 2023-Ekim 2025 arasındaki dayanılmaz öldürme sayılarının yanında "daha az" olması elbette İsrail'in caniliğini ortadan kaldırmıyor.

İSRAİL'İN YUVARLANDIĞI AHLÂKSIZLIK ÇUKURU

Tarih boyunca, devletler arası ilişkileri düzenleyen uluslararası hukukta, zaman zaman oyun bozanlık yapan kimi devletler görülmüş olsa da İsrail'in 1948'de başlayan kısacık ömrüne sığdırdığı ihlallerin ise eşi benzeri yok. İsrail bu konuda, tam bir ahlaksızlık çukurunda debeleniyor. Bu çete devleti ve bu devlete oylarıyla omuz veren İsrail halkının çoğunluğu için verilen sözleri bozmak asıl, tutmak ise istisna.

DAHA BİRİNCİ YILINDA İMZALADIĞI SÖZLEŞMEYE 76 YILDIR UYMUYOR

Açık kaynaklarda yer alan Dördüncü Cenevre Sözleşmesi Hükümleri, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararları, BM Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi, Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına Dair Uluslararası Sözleşme, Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi ile uluslararası insan hakları kuruluşları raporları ve benzeri hukukî metinlerin takibi, İsrail'in bir devlet politikası haline getirdiği ihlal uygulamalarını ortaya koyuyor.

İsrail, uluslararası sözleşmelere uymamayı, daha 1948 yılındaki kuruluşunun birinci yılında başlatmıştı. II. Dünya Savaşı sonrasında devletler arasında, "savaş ahlâkı"nı düzenlemek adına bazı girişimler başlamıştı. Bu çerçevede, dört ayrı anlaşmadan oluşan Cenevre Sözleşmeleri hazırlanmıştı. Dördüncü Cenevre Sözleşmesi, bunların sonuncusuydu. Sözleşme, Ağustos 1949'da kabul edilmiş, Ekim 1950'de de yürürlüğe girmişti. İlk üç sözleşme savaşan unsurlarla ilgiliyken, Dördüncü Cenevre Sözleşmesi ise savaş bölgesindeki siviller için insani korumayı ele alan ilk sözleşmeydi.

HERKESİ KÖR, ÂLEMİ SERSEM SANIYOR

Kolayca tahmin edilebileceği gibi İsrail, sözleşmeye taraf olup, imza atmasına rağmen, o tarihten bu yana bir kez bile anlaşma hükümlerine riayet etmedi. Utanmazca bir savunmayla neredeyse her Filistinlinin ulusal güvenliğine tehdit olduğunu ileri süren İsrail; Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze'den oluşan işgal altındaki Filistin topraklarında sözleşmeyi uygulamayı reddediyor. Uluslararası Adalet Divanı ve uluslararası toplum, İsrail'in ilgili hükümlere uyması gerektiğini söylese de bu itirazlar İsrail nezdinde bir anlam ifade etmiyor.

İsrail'in, imzasına rağmen ihlal ettikleri arasında; işgal edilen topraklarda yerleşimci yerlerini inşa etme, askerî zorunluluk olmamasına rağmen toprakları işgal edilenlerin mülklerini yıkma, ablukalar ve diğer yöntemlerle insanî yardımları yasaklayarak toplu ceza uygulama ve siviller ile sivil altyapıların korunmasına ilişkin ilkelere uymama gibi ihlaller yer alıyor.

250 CİVARINDA BM KARARINI TANIMADI

İsrail'in uluslararası hukuku hiçe saydığını gösteren en dikkat çekici unsurlardan birisi, Birlemiş Milletler teşkilatının 1947 yılından bu yana İsrail'in ihlalleriyle ilgili aldığı 186 kararın hiçbirine uymaması. Aynı şekilde Filistin-İsrail sorunu özelinde, 1946-2022 yılları arasında BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı 62 kararı da İsrail yine tanımadı.

Uluslararası toplumun; İsrail konusunda Birleşmiş Milletler aracılığıyla sergilediği işlevsizliği teyit eden ikiyüzlü, utanç verici tutumu neredeyse 80 yıldır değişmedi. Son yıllarda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sıklıkla dile getirdiği, "Dünya beşten büyüktür" mottosu giderek daha fazla ülke tarafından benimsense de özellikle BM Güvenlik Konseyi'nin adil olmayan kararları, İsrail açısından verili durumu tahkim ediyor.

HER TÜRLÜ İHLALDE İSRAİL İMZASI

İsrail'in inatla tanımadığı uluslararası kararlar arasındaki önemli örneklerden bazıları ise şunlar:

BM Güvenlik Konseyi'nin 1967 yılında aldığı 242 sayılı, 1967 savaşında işgal edilen topraklardan İsrail'in çekilmesi kararı. BM Güvenlik Konseyi'nin, 1980'de İsrail'in Kudüs'ü başkent ilan etme kararını geçersiz kılan 478 sayılı kararı. BM Güvenlik Konseyi'nin 2016 yılındaki İsrail yerleşimlerinin derhal durdurulması gerektiği yönündeki 2334 sayılı kararı. Uluslararası Adalet Divanı ile Uluslararası Ceza Mahkemesi kararları.

Android'in Quick Share özelliğine AirDrop desteği geldi
Android'in Quick Share özelliğine AirDrop desteği geldi
İçeriği Görüntüle

Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi, Çocuk Haklarına Dair Uluslararası Sözleşme, Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına Dair Uluslararası Sözleşme, Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi, Uluslararası Af Örgütü'nün "İsrail soykırımı" (2022) ve "İnsan Değilmiş Gibi Hissediyorsun" (2024) içerikli raporları, İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün muhtelif raporları, ırk temelli ayrımcılığa karşı diğer insan hakları örgütleri tarafından belirlenen hak ihlalleri ile BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği ile BM Özel Raportörlerinin çalışmaları.

Kaynak: Haber Merkezi