Eğitim Sen Bolu Şube Başkanı Zehra Kulalı Gezici, kamu kurum ve kuruluşları ve üniversitelerde personel alımı ve kadro unvanları verilmesi konusuna ilişkin açıklamalarda bulundu. Açıklamasında BAİBÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı'yı hedef alan Gezici, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nde mevcut akademik personele, gereken koşulları sağlamasına rağmen yıllardır kadro unvanı verilmediğini ifade etti. Kamu kurum ve kuruluşları ve üniversitelerde personel alımı ve kadro unvanları verilmesi konusuna Eğitim Sen Bolu Şube Başkanı Zehra Kulalı Gezici, açıklamalarda bulundu. Açıklamasında BAİBÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı'yı da hedef alan Gezici açıklamasında, Uzunca bir süredir Türkiye'de kamu kurum ve kuruluşlarında, devletin en yüksek kademelerine atamalarda liyakat ve kadrolaşma en fazla konuşulan meselelerden biri olmuştur. Ancak 18 yıllık AKP iktidarına baktığımızda kurumlarda sadece liyakatsizlikle açıklayamayacağımız ciddi bir kadrolaşma sürecinin artık herkesin gözü önünde, sistemli ve aleni bir şekilde yaşandığı görülmektedir. Bu tablo üniversitelerimizde de artarak devem etmektedir. Üniversite Rektörlerinin atanmasından başlayarak bu silsile devam etmekte, öyle ki bazı üniversitelerimizde rektörlerin yedi sülalesi, eşi dostu, siyasi çevresi, objektif kriterleri dahi yerine getirmeden üniversitelere istihdam edilmektedir. ‘Başarıları' da adeta yazgı gibi sorunsuz bir şekilde devam etmekte, kariyer basamakları hızla tırmanılmaktadır. Bazen mızrak çuvala sığmayınca da göstermelik soruşturmalar ve görevden almalar yaşanmakta, sanki yaşanan münferit bir olaymış gibi üzeri kapatılmaktadır. Maalesef bu tartışmaların artması ile üniversitelerimizin itibarsızlaşması, dünya ölçeğinde sıralamalarda adlarının anılmaması arasında doğrudan bir bağ bulunmaktadır” dedi. “KEYFİ NEDENLERLE KADRO UNVANLARI VERİLMİYOR” Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nin mevcut akademik personeline yıllardır kadro unvanı verilmediğine dikkat çeken Gezici, BAİBÜ Rektörünün kamuoyunun da takip ettiği gibi bu tartışmalı uygulamalara imza attığını görüyoruz. Mevcut akademik personelin nesnel ve denetlenebilir koşulları sağlamasına rağmen son derece ‘keyfi' nedenlerle yıllardır kadro unvanlarını verilmediğini, isme adres yeni kadro ilanlarıyla da kadrolaşmanın hızla devam ettiğini görmekteyiz. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası olarak Sayın Rektörden kamuoyunda da süren bu tartışmaları görüşmek, başta üyelerimiz olmak üzere tüm eğitim ve bilim emekçilerinin mesleki özlük hakları ve öğrencilerimizin eğitim hakkı için sendikal ve kamusal sorumluluğumuz gereği kendisinden defalarca randevu talep ettik ama kendilerinden bir yanıt alamadık. O halde biz de sorumluluklarımız gereği önce bir hatırlatma yaparak sorularımızı kamuoyunun tanıklığında soralım; Sayın Rektör; Yükseköğretim Kurulunun hazırlayıp yürürlüğe koyduğu Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav İle Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 6'ıncı maddesinin 5'inci fıkrasında yer alan; Yükseköğretim kurumları, bu Yönetmeliğe tabi öğretim elemanı kadro ilanlarında lisans veya lisansüstü mezuniyet alanları ile ilan edilen alana ait bilimsel, nesnel ve denetlenebilir koşullar dışında belirli bir adayı tanımlayan özel şartlar koyamazlar” düzenlemesi ile belirli bir adayı” tarif etmek yönetmeliğe aykırılığı ifade edilmiştir. İlgili yönetmeliğe aykırılığa rağmen 2018'den beri üniversiteye açılan kadrolarda nesnel, bilimsel ve denetlenebilir olmayan, bir kişiyi tarif ettiği çok açık ‘kriterle' açtığınız kadrolarda nasıl bir kamu yararı görmektesiniz? Bu kadrolar üniversitenin mi yoksa kişilerin ihtiyacına yönelik olarak mı açıldı?” ifadelerini kullandı. “İSME VE ADRESE TESLİM KADROLAR” İsim ve adrese teslim olarak akademik personel ilanı verildiğini belirten Eğitim Sen Bolu Şube Başkanı Zehra Kulalı Gezici, İktisadi ve idari bilimler fakültesine 2018'den beri açılan doçentlik kadrolarında tanımlanan kriterlere baktığımızda, isme ve adrese teslim kadrolar olduğunun izaha ihtiyacı yoktur. Örneğin; Sosyal seçim teorisi, kooperatif oyun teorisi, mekanizma tasarımı konularında çalışmalar yapmış olmak” iktisat bölümü için verilen kadronun adrese teslim olduğu açıktır. Bu niteliklerin İktisat Bölümüne ne tür katkısı olacağı ciddi merak konusudur. Bu açıktan bir özgeçmiş tarifidir ve bu kadroya bölüm içeresinden başka bir öğretim elemanın başvuru hakkını ortadan kaldıran bir durumdur. Dolaysıyla bu bir kadrolaşma hamlesi ve ciddi bir hak ihlalidir. Ayrıca söz konusu bölümün ilgili anabilim dalında; 2 profesör, 3 doçent, 2 doktor öğretim üyesi olmak üzere toplam 7 hocamız bulunmaktadır. Bu bölümde öğrenci kontenjanlarına yeterli tercih yapılmadığı için İkinci Öğretimin programının kapatılmış olduğunu ayrıca hatırlatmak isteriz. Hal böyleyken bu kamu zararı değil midir?” ifadelerini kullandı. “BAİBÜ REKTÖRÜNE HATIRLATMAK İSTERİZ” Yaşanan mağduriyetlerin ivedilikle giderilmesi gerektiğini belirten Gezici,”Yine Resmi Gazete'nin 24 Ağustos 2020 tarihli sayısında, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi(BAİBÜ) Akademik Personel Alım İlanı yayımlandı. İlana göre BAİBÜ, çeşitli fakülte ve bölümlere 39 öğretim üyesi ve 6 öğretim görevlisi alımı yapacağını duyurdu. BAİBÜ'nün ilanında bazı bölümlere yapılacak alımlar için belirlenen özel şartları belirli bir adayı tarif eder bir şekilde” olduğu oldukça açıktır. Örneğin; dijital hikâye anlatımı ve okuma becerisi ile ilgili çalışma yapmış olmak. Değerler eğitimi ve drama konusunda iş tecrübesi sahibi olmak.” Yukarıda yer verilen öğretim görevlisi kadro örneğinde yer alan şartlara baktığımızda, doğrudan belirli bir adayları tarif ettiği ortadadır. Sertifika, özel çalışma alanları, sınırlı ders verme tecrübeleri gibi kriterler başvuran aday sayısını sınırlandırmış, alınması düşünülen kişilerin özgeçmişlerine göre belirlenmiştir. Açılan tüm kadrolar için benzer uygulamaların, kişiye özel tariflerin yer aldığı sayısız örnekler mevcuttur. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası olarak soruyoruz; Halen mevcut öğretim elemanlarından kadro talebi olmasına rağmen kadrosu verilmeyen kaç kişi bulunmaktadır? Kadro verilmeyen öğretim elemanları norm kadro sıkıntısı olmamasına rağmen kaç yıldır bekletilmektedir? Bekletilen öğretim elemanları hangi unvanlardadır? Mevcut öğretim elemanlarının unvan değişikliği talepleri dikkate alınmazken, aynı kadrolara dışarıdan atamalar nasıl bir kamu yararı sağlamaktadır?” sözlerine yer verdi. BAİBÜ Rektörüne hatırlatmak isteriz üniversitelerimiz 80 milyonun emeğiyle, kamunun var ettiği, ülkenin yarınlarının akılla, bilimle inşasını sağlayacak kurumlarımızdır. Kaynakların tüm toplumun ve kamunun yararı için kullanılması temel hedef olmalıdır. Üniversitemizde objektif, nesnel kriterleri tamamlamış yıllardır emeğinin karşılığını alamayan, kadrolarını bekleyen bütün öğretim elemanlarının kazanımları olan kadro ve unvanlarının ayrımsız bir şekilde verilmelidir. Öğrencilerimizin eğitim hakkı için de yaşanan mağduriyetlerin ivedilikle giderilmelidir” ifadelerine yer verdi. “10 GENÇTEN 6'SI YURT DIŞINA GİTME HAYALİ KURMAKTADIR” Zehra Kulalı Gezici son olarak, Başta İzzet Baysal Vakfı ve Bolu halkının katkı sunduğu üniversitemizi itibarsızlaştıran, emek veren hocalarımızın katkılarını yok sayan, kurumsallaşmanın, iş barışının ve çalışanlarının motivasyonunu olumsuz etkileyen, üniversitenin şehirle bağını koparan haksız, hukuksuz bu uygulamalarınızdan vazgeçin. Mevcut iktidarın kadrolaşma hamlelerinin tüm alanlarda olduğu gibi üniversitelerde de yarattığı tahribat ve liyakatsizlik ülkemizde eğitim yoluyla, bir gelecek hayali kurmanın önünde engel olmakta, adalet duygusu ve yurttaşlık bağı zayıflamış her 10 gençten 6'sı yurt dışına gitme hayali kurmaktadır. Kamu kaynaklarının tüm yurttaşlara eşit yurttaşlık ilkesi ve kamu yararı gözetilerek sunulması siz kamu yöneticilerin en büyük sorumluluğudur. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası olarak; Bizler toplum, doğa ve insan yararına üniversiteler yaratmanın koşullarını tartışmaktan geri durmayacağımızı, eğitim ve bilim emekçilerinin hakları, öğrencilerimizin nitelikli eğitim hakkı için taleplerimizden ve mücadelemizden vazgeçmeyeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz” ifadelerini kullandı.