Platformun açıklamasına göre, 19 Mart 2025’te yapılan ilk analizde çayın suyunda ağır kirlilik tespit edilmiş, çözünmüş oksijen seviyesinin balık ve diğer canlıların yaşayamayacağı seviyeye düştüğü, suyun III. sınıf “kirli su” kategorisine girdiği ortaya konmuştu.
01 Ağustos 2025’te yapılan ikinci akredite analizde ise kirliliğin katlanarak arttığı belirlendi. Raporda öne çıkan bazı veriler şöyle:
Toplam Kjeldahl Azotu: Yasal sınırın 357 kat üzerinde (536,32 mg/L)
Yağ ve Gres: Yasal sınırın 130 kat üzerinde (39,10 mg/L)
KOİ (Kimyasal Oksijen İhtiyacı): Yasal sınırın 10 kat üzerinde (2.568 mg/L)
Askıda Katı Madde: Yasal sınırın 2 katına yakın (354 mg/L)
Sülfür: Yasal sınırın 3,5 kat üzerinde (7 mg/L)
Toplam Fosfor: Yasal sınırın 5 kat üzerinde (10 mg/L)
İletkenlik: 24.800 µS/cm
GEÇTAP, bu sonuçların çayın “çok kirli su” kategorisine düştüğünü ve neredeyse oksijensiz kaldığını gösterdiğini belirterek, “Geçen beş ayda herhangi bir iyileştirme yapılmamış, aksine arıtmasız deşarjlarla zehir yükü büyümüştür” dedi.
“HALKI DEĞİL, KİRLİ ÜRETİMİ SAVUNUYORSUNUZ”
Platform, Bolu Milletvekili Yüksel Coşkunyürek’in kendilerini “sermaye düşmanlığı” ile suçlamasına da tepki gösterdi. Açıklamada, “Sayın Milletvekili, halkı yanıltmak bir siyasetçinin görevi olamaz. Bu tavrınızla halkı değil, kirli üretimi sürdüren sermayeyi savunuyorsunuz” ifadeleri kullanıldı.
Coşkunyürek’in “sorun arıtmada değil, arıtılan suyun can suyu ile seyreltilmemesinde” sözlerine karşılık ise, “Can suyu kirliliği gizlemek için değil; canlıların yaşamını sürdürebilmesi için vardır. Üstelik kirli suyun can suyuyla karıştırılması yasalara da aykırıdır” denildi.
“GERÇEK DÜŞMANLIK, HALKIN SAĞLIĞINI HİÇE SAYMAKTIR”
Gerede Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ersin Kaşka’nın “Gerede’ye düşmanlık” suçlamasına da yanıt veren GEÇTAP, “Gerede Çayı’nın kenarında yaşayan köylüler yıllardır bu zehri soluyor, tarlasını sulayamıyor, hayvanına su veremiyor. Gerçek düşmanlık, halkın sağlığını hiçe sayıp kârı öncelemektir” açıklamasında bulundu.
Bolu Valisi Abdulaziz Aydın’ın “fabrikalar lazım, hedefimiz refah” sözlerine de karşı çıkan platform, “Refah, birkaç fabrika sahibinin daha fazla para kazanması değil, halkın sağlıklı çevrede yaşamasıdır. Geri dönülmez şekilde kirlenen doğa üzerine refah inşa edilemez” dedi.
GEÇTAP’IN TALEPLERİ
GEÇTAP açıklamasında şu taleplere yer verdi:
Kurallara uygun arıtma yapmadan atık bırakan tüm OSB işletmelerinin faaliyetleri, uygun arıtma yapılıncaya kadar durdurulmalı.
Yetersiz arıtma tesisleri yerine uluslararası standartlarda yeni arıtma sistemleri kurulmalı.
Halkı yanlış bilgilerle aldatan atanmış yetkililer görevden alınmalı, seçilmiş sorumlular ise istifa etmeli.
Son olarak, “Gerede Çayı temiz akana kadar mücadelemiz sürecek” denildi.
