FERİT ATALAY; "GECİKEN ADALET, ADALET DEĞILDIR"

17 Aralık operasyonu sonrası yaşanan emniyet ve yargıdaki görevden almalar ve Adli Kolluk Yönetmeliği'nin değiştirilmesi tartışmaları da beraberinde getirdi. Hükümetin aldığı birtakım kararlar sebebiyle polis, gözaltı kararlarını uygulamamıştı. Savcı soruşturmalarını işlevsiz hale getiren yaklaşımdan kurtulmanın yolunun Avrupa'nın birçok ülkesinde uygulanan adliyenin kendi kolluk biriminin oluşturması olduğu dile getirildi.

Konu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Bolu Baro Başkanı Ferit Atalay, Genel olarak dünyanın her yerinde kolluk gücünü biz ikiye ayırırız. Biri doğrudan doğruya emniyetin görev alanına giren adli vakaları olağan suçları kovuşturan kolluktur. Diğeri de adli kolluktur. Sadece adliyeye bağlı olarak çalışan adli tahkikatları yürüten emniyet görevlilerinden oluşur. Türkiye'de adli kolluk olmadığı için emniyet güçleri adli bir soruşturma yaparken yaptıkları iş adli kolluk sayılıyor. Bu nedenle Türkiye'de adli kolluk yoktur. Emniyet güçleri Cumhuriyet savcısının emrinden herhangi bir tahkikat yaparken Ceza Muhakemeleri Kanunu gereği soruşturma yaptıkları anda adları adli kolluk olmaktadır. Gerek barolar gerekse hâkimler ve savcıların ilgili meslek kuruluşları olarak yıllardır adli kolluğun kurulmasını istiyoruz ve savunuyoruz. Gelinen noktada bugün şiddetle ihtiyaç var buna” dedi.

Adli kolluğun özel ihtisas alanı olması gerektiğini belirten Bolu Baro Başkanı, Bugün herhangi bir suçla ilgili deliller toplanırken soruşturma yapılırken emniyet mensupları kendi görev alanları ile birlikte bu suçun kovuşturmasını da yapıyorlar. Uyuşturucu, kaçakçılık, terör ve adi suçlar konusunda uzmanlaşmış birimlerin ekiplerin oluşması halinde sadece savcının emrinde oldukları için ülkendeki yargısal süreci hızlandıracaktır.”

Bolu Barosu Başkanı Ferit Atalay sözlerini şu şekilde sürdürdü: Geciken adalet adalet değildir. Bugün adliyenin bir evrakı getirmesi neredeyse iki ay sürüyor. Tebligatları yapamıyoruz. Ama sadece ve sadece Cumhuriyet savcılarına özgü adli kolluk kurulmuş olsaydı bu işlemlerin hepsini adli kolluk yapacaktı. Uzmanlaşmış bir polis gücü olacaktı adliyenin emrinde yargılama hızlanacaktı. Suçların tespiti takibi ve cezalandırma işlemi hızlanacaktı. Savcılar sürat kazanacaktı. Dünyanın birçok yerinde var adli kolluk. Biz bu nedenle Türkiye'de adli kolluk biriminin kurulmasını istiyoruz.”

Ferit Atalay sözlerini şu şekilde sürdürdü: 17 Aralık yolsuzluk operasyonu ile ilgili ortaya çıkan durum biraz daha farklı. Adli Kolluk Yönetmeliği'nde değişiklik yapıldı. Cumhuriyet savcısına birim amirine ve mülki amirine bilgi verme zorunluluğu getirildi. Ceza Muhakemeleri (CMK) Usul Kanunu'nda böyle bir hüküm yok. CMK'nın ilgili hükümleri ilk soruşturmanın gizli olduğunu belirtiyor. Savcı sadece istem halinde genel bilgiyi Cumhuriyet Başsavcısı'na verir. Idari bilgi verir. Hazırlık esnasında dosyanın mutlak ve mutlak hakimi ilgili savcıdır. Gizlidir. Bilgi verme zaruri yetkisi yoktur. Danıştay yürütmeyi durdurdu. Aksi zaten demokrasiye aykırı olur. Açıklanmaması gereken deliller vardır. Dünyanın hiçbir yerinde bilgi verilecek diye bir durum yok. Dünyada idari anlamda bilgi verilir. Dünyada adli kolluğun kurulduğu birçok ülke var. Avrupa'nın birçok ülkesinde Fransa, Almanya, Italya gibi ülkelerde bu sisten kurulmuş durumda.”