Gök bilimciler, James Webb Uzay Teleskobu tarafından keşfedilen gizemli "küçük kırmızı noktaların" sırrını çözdü.
Son araştırmalar, bu nesnelerin daha önce düşünüldüğü gibi erken galaksiler değil, merkezlerindeki süper kütleli kara delikler tarafından güçlendirilen devasa gaz küreleri, yani "kara delik yıldızları" olabileceğini öne sürüyor.
Bu sonbaharda yayınlanan araştırmalara göre, evrenin erken dönemlerinde gözlemlenen bu yoğun ve son derece parlak nesneler, enerjilerini geleneksel nükleer füzyondan ziyade merkezlerindeki süper kütleli kara deliklerden alıyor olabilir.
Penn State araştırmacıları tarafından "evren kırıcıları" olarak adlandırılan bu nesneler, standart galaksi oluşumu modellerine meydan okuyor.
Spektroskopik analizler, bu cisimlerin yaklaşık yüzde 70'inin aktif süper kütleli kara deliklerin varlığına işaret eden yüksek hızlarda hareket eden gazlar içerdiğini ortaya koydu.
Ancak tipik kuasarların aksine, çoğunun önemli X-ışını radyasyonu yaymaması, erken bir evrim aşamasında olduklarını düşündürüyor.
Ayrıca, incelenen noktaların yüzde 30'unun bozulmuş yapılar göstermesi, olası galaksi birleşmelerine işaret ediyor.
NORMAL MODELLE ÇELİŞİYOR
Bu bulgular, galaksilerin önce oluştuğu ve ardından merkezlerinde süper kütleli kara delikler geliştirdiği yönündeki standart kozmolojik modele meydan okuyor.
Küçük kırmızı noktalar, tam tersi bir sıranın gerçekleşmiş olabileceğini, yani süper kütleli kara deliklerin bu yapılar içinde önce oluşmuş olabileceğini gösteriyor.
Bu durum, bu kadar büyük kütleli kara deliklerin kozmik tarihin bu kadar erken bir döneminde nasıl var olabildiklerine dair uzun süredir devam eden bilmeceyi çözebilir.
Araştırmacılar, bu nesnelerin süper kütleli kara delik oluşumu için bir "kreş" görevi gördüğünü öne sürüyor.