Başbakan protokolü takip etmeliydi Ahali de bir meraktır gidiyor, e haklılar, Beyefendi 1 hafta önce Cumhurbaşkanı ile el ele kol kola bir hafta sonra Başbakana bir daveti ile Valilik ve Belediye ziyaretlerini iptal ettirip babasının ve dedesinin kabrinin bulunduğu dergaha getirttirebiliyor. Her kez de aynı soru, kimdir bu Muhittin PALAZOĞLU? Nasıl birkarizması var ki istediğinde Cumhurbaşkanı ile görüşebiliyor, Başbakan ise dedesini ve babasını tanıma şerefine nail olduğunu övgüyle söylüyor. Bu kadar muhterem zat idiler de neden Bolu halkı konuya bu kadar Fransız diye düşünmeden edemiyor insan. Ya da hep mi biz değerli insanların kıymetini bu dünyadan göçtüklerinden sonra biliyoruz. Merkezde hummalı bir çalışma yapılmış, cadde pırıl pırıl temizlenmiş, Valilik ve Belediye, Başbakanın protokol ziyaretlerini Bekliyordu. Fakat Başbakan, Palazoğlu'nun davetine icabet etmeyi tercih ederek Hayrettin i Tokadi Hz. Türbesine geçti. Art niyet yoktu çünkü Bolu'ya Ankara Kongresinden sonra gelmişti, kış ayı vakit dardı protokolü uygulayamadı. Muhalefet için bulunmaz fırsat oldu bu hareket, hemen Belediye Başkanı'nın veto yediği yazıldı vs… Oysa dergah ziyaretini gericilik diye, Türkiye'yi şeyhler dervişler ülkesine çevirdiler diye de yazabilirlerdi ama şuan Hoca Efendi ile kol kola Hükümet yıkmak için çalıştıklarından utanıp yazamadılar. Başbakanın protokolü takip edip Belediye ve Valiliği ziyaret etmesi gerekirdi, zaten Kongrede konuşurken değerli zatların ismini zikredip ne kadar sevdiği belirtmişti, protokol ziyaretlerinde Belediyemizin ve Valiliğin taleplerini dinleyip yapılabileceklerin konuşulması daha uygundu. Kongrede bahsi geçen Kültür ve Turizm şehri zaten Bakanlar Kurulunda onayda bekleyen ve yine bahsi geçen çevre yolu ise alt yapısı hazırlanmış, dolgusu yapılmış sadece hantal bürokrasiyi harekete geçirip bir an önce bitirilmesi gereken konular.