Aksuvital'den yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Aksu, son yıllarda ilaç sanayisinde yaşanan aşırı sentetikleşme ve gıda ürünlerindeki genetik bozulma durumunun tüketicileri doğal ürünler kullanmaya yönlendirdiğini belirtti. Kovid-19 salgınının bu ilginin katlanmasını sağladığını aktaran Aksu, takviye edici gıda ürünlerine de ilginin giderek arttığını vurguladı. Aksu, Türkiye'nin bu alanda çok başarılı projelere imza attığını, hayata geçirdiği projelerle ulaştığı üretim kabiliyetinde dünyanın sayılı ülkeleri arasına girdiğini kaydederek, "Takviye edici gıda pazarı son yıllarda ilginin artması ve sektörümüzün çalışmaları sayesinde yurt içinde 200 milyon dolarlık büyüklüğe ulaşırken, bu rakam küresel anlamda 180 milyar dolara yaklaştı." ifadelerini kullandı. Tüketicilerin gıda takviyesine yönelik ilgisine işaret eden Aksu, sektörde 34 yıldır faaliyet gösteren ve 9 bin metrekareden fazla üretim alanı bulunan Aksuvital'in 400 ürün çeşidiyle pazar lideri olduğunu, arısütü, propolis, polen ve ham bal ürünlerini Türkiye pazarı ile ilk kez kendilerinin tanıştırdığını belirtti. Aksu, apiterapi, fitoterapi ve aromaterapi alanında özgün ürünler üreterek sektörde öncülüğe devam ettiklerini anlatarak, bal, macun, öğütülmüş ürün, pekmez, takviye gıda, aroma, bitkisel çay, sirke ve aromatik su gibi birçok grupta ürünlerini müşterileriyle buluşturduklarını bildirdi. - "TÜBİTAK ve KOSGEB ile katma değeri yüksek ürünler geliştirdik" Aksuvital Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Aksu, Türkiye'de bu alanda açık ara önde olduklarını belirterek, şunları kaydetti: "Türkiye'nin gıda takviyesi geliştirme ve üretimi konusunda kendi Ar-Ge'sini kuran ilk şirketiz. Bölgemizde üretimde açık ara önde olsak da bu konudaki kabiliyetimizi artırmaya ve daha fazla ürün üretmeye yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda son yıllarda TÜBİTAK ve KOSGEB ile önemli iş birliklerine imza atarak katma değeri yüksek ürünler geliştirdik. Üniversitelerle yoğun iş birliği halindeyiz. Ege Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Düzce Üniversitesi ve Bezmialem Vakıf Üniversitesi ile ortak Ar-Ge projeleri yürütüyoruz. Yaptığımız çalışmalar sayesinde ürettiğimiz ürünleri 5 kıtada, 93 ülkeye ihraç ediyoruz." Sektörde yeni ürünler üretmek ve daha fazla ihracat yapmak için yeni kapasite artırımına gitmek zorunda olunduğunu anlatan Aksu, bunun zorluklarına işaret etti. Katma değeri yüksek ürünler arasında yer alan gıda takviyelerinin ihracat başına kilogram değerinin teknolojik ürünlere eşit olduğunu vurgulayan Aksu, "Bu nedenle özellikle ihracat açısından sektörün desteklenmesi gerekiyor. Biz de bu alanda TÜBİTAK, KOSGEB ve üniversiteler ile yaptığımız iş birliklerini sürdürerek ve yeni yatırımlar yaparak ülkemize sağladığımız katma değeri ve ihracat yaptığımız ülke sayısını artıracağız." açıklamasında bulundu. Aksu, dünya ile birlikte Türkiye'de de en çok balık yağı ile multivitamin desteklerinin tüketildiğini, bu konuda yerli ürünlerin daha çok tercih edildiğini aktardı. Balık yağı ile multivitamin ürünlerinin ihracatının sürekli artış gösterdiğine dikkati çeken Aksu, şu bilgileri verdi: "Geçtiğimiz yıl 3,5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Bu arada 200'den fazla firmaya yaptığımız fason üretim, Türkiye'nin bu konudaki kalite gücünü göstermesi açısından son derece önemli. Bugün Aksuvital Grubu olarak GMP-GIDA, GMP-KOZMETİK ve GMP-İLAÇ üretim imkanlarına sahibiz. ABD başta olmak üzere, Fransa, İngiltere, Çin, Almanya, Arabistan, Azerbaycan, Rusya gibi ülkelerin marketlerinde, eczanelerinde ürünlerimizi görmek bize gurur veriyor." AA