Ak Parti eski İl Başkanlarından Ömer Sayın da 1 Kasım erken seçimlerinde Aday Adayı olmak için başvurusunu gerçekleştirdi. Milletvekili Aday Adayı başvurusunu Ak Parti İl Başkanı Nurettin Doğanay'a teslim eden Ömer Sayın Ak Parti İl Binası önünde düzenlenen basın açıklaması ile adaylığını kamuoyuna duyurdu. HABER: Sadiye Dura Sözlerine ülkemizde yaşanan acı olaylara dikkat çekerek başlayan Ak Parti Eski İl Başkanlarından Ömer Sayın; Elbette ki coşkulu olması gereken bir günde, son günlerde ülkemizde yaşanan çok acı olaylar nedeniyle hepimiz yüreklerinin en derininde büyük bir burukluk hissediyoruz. 26. dönem Milletvekilli adaylığı için, aday adaylığı müracaatı için buradayız. Aslında bugün burada olmamızın sadece aday adaylığı için değil ülkemizin içinde bulunduğu şu günlerin, bu acı günlerin ne kadar büyük anlam taşıdığını bir kez daha gözler önüne sermek, bir kez daha yüreklere dokunmak, bir kez daha zihinlerde yer etmek anlamında çok önemli olduğunu vurgulamak istiyorum” dedi. Ömer Sayın konuşmasının devamında şu açıklamalara yer verdi; “MİLLETVEKİLİ ADAYI OLMAK …” “Milletvekili adaylığı sıradan bir makam, sıradan bir mevki, sıradan bir paye edinme makamı elbette ki olmamalıdır ve bizim inancımıza göre, benim değerlerime göre değildir. Milletvekili adayı olmak demek bu ülkenin meclisinin, parlamentosunun bir ferdi olmak demek, sadece Bolu'nun, sadece Ankara'nın, sadece İstanbul'un, sadece Diyarbakır'ın Milletvekili olmak demek değildir. Milletvekili olmak demek o yüce meclisin bir ferdi olmak demek, Gazze'nin, Bosna'nın, Araka'nın, Mısır'ın, Tahrir meydanının, Kudüs'ün ve bütün Afrika'nın şu anda Dünyanın bir çok yerinde akan Müslüman kanının olduğu her yerin Milletvekili olmak demektir. Bu sorumluluğu hakikaten hem yüreğinde hem beyninde hisseden insanlar demektir. Milletvekili adayı olmak kolay bir şey değildir, Milletvekili olmak çok büyük bir sorumluluğun bize, omuzlarımıza yüklediği büyük bir vebaldir. Milletvekili olmak demek Mısır'daki darbeci Sisi'ye darbeci demek, Mursi'ye mazlum demektir. Milletvekili olmak demek bugün sahillerde plajlarda kumdan kaleler yapacak çağda olacak çocukların gece denizin sahile vurduğu bebek cesetlerinin acılarını bir anne kadar, bir baba kadar yüreğinde hissedebilmek demek, bu zulümlere dur diyebilmek demektir.” “HİLAFET TÜRKİYE'DEN BATMIŞTIR AMA TEKRAR TÜRKİYE'DE AYAĞA KALKACAKTIR” Biz böylesi zor günleri yaşıyoruz arkadaşlar şunu unutmayın ki İslam dünyasının beklediği bir tek ülke Alem-i İslam'ın lideri Türkiye'dir. Hilafet Türkiye'den batmıştır ama tekrar Türkiye'de ayağa kalkacak ve bütün İslam alemine bütün Ümmet-i Muhammed'e tekrar ağabeylik yapacaktır. Gerçekten çok önemli günler yaşıyoruz. Bugünü mukayese edebilmek belki Çanakkale harbini mukayese etmek belki İstiklal harbini mukayese etmek gibi bir şey diye düşünüyorum. Böyle inanıyorum çünkü, Dünyada artık sadece çıkarlarını putlaştırmış, çıkarlarından başka hiçbir şey düşünmeyen, bugüne kadar insan hakları, demokrasi diyen insanların Mısır'daki darbeye karşı sessiz kaldıklarını gördüğümüzde demokrasi adına ve insan hakları adına bütün ezberlerin bozulduğunu ne yazık ki yürekten yaşadık. İşte buna dur diyebilmek için, tekrardan Dünyaya adaleti hakim kılabilmek için Türkiye olarak, Ak Parti olarak hepimizin bir araya gelmesi ve hem Bolu'da hem de bütün Türkiye'de Ak Parti'nin çatısını büyütmek ve bu çatı altındaki insanları bir sevgi yumağı içerisine sokabilmek hepimizin boynunun borcudur.” “BEDAVADAN MİLLİYETÇİLİK OLMAZ” “Hiçbir partiyi dışlamak, hiçbir parti mensubunu da üzmek, gücendirmek istemiyorum. Ama adında halkçı olan partinin halkın değerlerine ne kadar düşman olduğunu, ne kadar bu milletin değerlerinden, inançlarından, geleneklerinden kopuk olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Bedavadan milliyetçilik olmaz. Milliyetçiyim diyen insan milletine hizmet etmeye çalışan insandır. Eğer bugün bir milliyetçi parti varsa, bugün bir halkçı parti varsa, Cumhurun, halkın ve milletinin sesini, inancını, yüreğini bir tek ifade eden parti vardır, o da Ak Parti'dir.“ “GÜN ADETA BİR SEFERBERLİK GÜNÜDÜR” “Gün adeta bir seferberlik günüdür. Toplumun her kesiminde, hangi inanca, hangi siyasi görüşe, hangi etnik kökene sahip olursa olsun hepsinin Ak Parti'nin saflarına katılma ve bu uğurda fedakarlık etme günüdür. Gün daha konforlu yaşamak, daha iyi cep telefonları kullanmak, daha lüks arabalara binmek, daha konforlu evlere sahip olma düşüncesinin günü değildir. Gün bunlardan fedakarlık edebilme, gerekirse kanımızla, gerekirse canımızla bu ülkenin çocuklarına daha güzel bir Türkiye, daha adaletli bir Dünya bırakmak için hepimizin fedakarlık etme günüdür. Milletvekili adayı olmak, kuru kuruya bir görev, kırmızı koltuklarda oturma sevdası değil, Milletvekili adayı olmak benim için bizden sonra gelecek nesillerin dualarına muhatap olacak bir hizmete aday olabilmektir. Allah çıktığımız bu yolda bizleri utandırmasın.”