EĞİTİMDE YENİ UFUKLARI HEDEFLEYEN ADA OTO GARAGE

Abone Ol

Her şeyin hızla değişip geliştiği günümüzde teknolojik gelişimleri yakalamak, şehrine, ülkesine ekonomik katkılar sağlamayı hedefleyerek üretmek, yol, yöntem ve usullerle zenginleştirmek, bunları yaparken de aynı zamanda geleneksel esnaf kültürüne, ahilik kültürüne, usta çırak ilişkilerine sahip çıkarak, korumak ve kollamak.

Ahlaki duygu ve prensipleri çerçevesinde, maddi manevi değerler içinde yardımseverliğin uyumlu bir sentezini sunan, günümüz eğitim yaklaşımlarıyla ve uygulanan yöntemlerle mesleki eğitimde projeler oluşturup, eski deneyimli ustaların bilgilerinin yok olup gitmesini önleyerek, onlardaki bu bilgilerin gelecek kuşaklara, yeni nesillere aktarılmasını hedefleyen kişi İhsan Boya.

Sakarya Ferizli Recep Bey Endüstri Meslek Lisesi Elektrik Bölümünü 1.likle bitirmiş. 2001 yılında girdiği Sakarya Peugeot yetkili servisinde teknik danışmanlık pozisyonunda çalışmış. 2001-2005 yılları arasında Peugeot Eğitim Merkezi'nde çeşitli eğitimler almış. 3 defa peş peşe teknik yarışmalarda Türkiye 1.si olmuş, 2004 yılında uluslararası teknik yarışmada Fransa'da Türkiye'yi temsil etmiş, Türkiye genelinde ve uluslararası alanda ödüller almış ISO sertifikaları bulunan, Kobi Kurumsallaşma eğitimli gibi alanında pek çok konuda eğitimlere katılmış bir kişi.

2010 yılında yeni bir sektörel atılım yaparak şuanda devam ettiği ve sahibi olduğu Ada Oto Garage'de hizmet vermeye devam eden İhsan Boya, ortaya koyduğu faaliyetler ile bu mesleği yapacak gençlerin iş ve meslek edinmelerinde yardımcı olmayı, eğitimlerini en doğru şekilde almalarını amaç edinmiş.

Yaklaşık 1000 m² alanda 3 katlı bir binada hizmet verdiklerini belirten İhsan Boya; Alt katımızda teknik servis var. Orta katta showroom ve imalat bölümümüz var. En üst katımızda eğitim ve simülasyon alanı kuruyoruz. Sanayinin dershanesini oluşturuyoruz. Bir sene içinde aktif hale getireceğiz. Adapazarı Sanayi sitemiz şuan servis olarak, servislerden daha geride seyrediyor. Biz bu seviyeyi servislerden daha ileriye çekmeye çalışıyoruz. Ön çalışmayı bu bağlamda yaptık. Şuanda sanayiye eğitim verecek şekilde bir alt yapı hazırlıyoruz. Bir eğitim merkezi olacak. Burada direk kaliteli ustalarla bu açığı kapatmaya çalışıyoruz. Şuan sanayinin bilirkişi heyetini hazırlıyoruz ve tecrübeli ustaları bir araya toplamaya çalışıyoruz. Alt tabanda yetişecek gençleri son teknoloji ile donatmaya çalışıyoruz. Birebir müşterilerle, arıza çözüm odaklı çalışabilecek öğrenciler yetiştiriyoruz. Hem stajını yapabileceği hem de geleceğini garanti altına alabileceği bir işe hazırlıyoruz. Buradan usta, hatta kaliteli bir usta olarak çıkacaklar.”

Hazırladıkları projelerini T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na sunduklarını belirterek konuşmasına devam eden İhsan Boya; Bizim geçen haftaki çalışmamızda bunu resmileştirmekti, projelendirdik ve başvurusunu yaptık. Projemiz beğenildi. Hatta bu hafta T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nda gündem konusu olduğunu söylediler. Yerli otomobil çıktığında sanayi açığını telafi edecek bir çalışma yaptıklarını söylediler. Bizim sunduğumuz projenin bunu kapatabilecek kalitede olduğunu belirttiler. T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın da bunu düşündüğünü bize anlattılar. Bizim hazırladığımız bu projenin kalıba oturduğunu söylediler.”

Otomotivin son teknolojileriyle ilgili eğitimin, okullarda teorik şekilde verilmesinin öğrenciler için yeterli olmadığını vurgulayan İhsan Boya; Şuanda okullarda verilen eğitim bizim yaklaşık 10-15 sene önceki teknolojiler. 10-15 sene önceki teknolojileri öğrendi diyelim, şuan ki teknolojiye gelene kadar bir 10 senesi daha var. O açığı kapatamayacaklar. O mesafeyi direk kapatmış oluyoruz. Düşündüğümüz fikir bu, 10 senelik kaybı sıfıra indirmek. Yeni nesil teknolojileri biz sanayiye adapte ediyoruz. İyi ustalarla adapte etmeye çalışıyoruz. Yoksa sıradan ustalarla hocalarla verirsek bu açığı kapatamayacağız. Eski tecrübeli, deneyimli ustalarla meslek tecrübesini direk öğrenciye vermiş oluyoruz. Öteki türlü hoca bir yerden öğrendiğini öğrenciye aktarmış oluyor.”

Aynı zamanda yurtdışından gelecek parçaları burada kendilerinin ürettiğini, müşteriye daha ucuz parça ile onunda ekonomisine katkı sağladıklarını anlatan İhsan Boya; Diyelim ki parça piyasada pahalı, biz bunların burada üretimini yapıyoruz. Ana arızalarını bulup, Türkiye'deki hatalarını bulup, revizyonunu yapıp, herkesin gücünün yetebileceği seviyeye indiriyoruz. Mesela şuanda bazı parçaları modifiye ediyoruz. Yaptığımız çalışmaları, sisteme okuttuğumuz entegreleri, yazılımları, tablo haline getiriyoruz. Piyasada pahalı göstergeleri, biz burada piyasadan uyguna müşterilerin alabileceği bütçeye göre satışını yapıyoruz.”

Büyümenin sadece kendi firması ile olmadığını sanayideki tüm esnafların birlikte büyümesi gerektiğinin önemini belirten İhsan Boya; Ahilikteki esnaf kültürü, şimdi ben ilerledim diyelim, yanımda 10 tane daha esnaf ilerledi, ötekiler ne olacak? Sakarya sanayisi 2 bin üzerinde esnaf barındıran bir sanayinin merkezi. Böyle bir merkezde biz ilerliyorsak Sakarya sanayisinin de ilerlemesi için diğer esnaflarda ileriye giderse ilerleriz. 10 kişi ilerlemiş, faydamız 10 kişi kadar olur. 100 kişi de 100 kadar olur ve 100 kadar firma büyürse bin kişiye değil 10 bin kişiye istihdam sağlar. Bu açığı kapatmamız için eğitim vermemiz gerekiyor. Bu eğitimi ben ve benim gibi arkadaşlar verirse kısa sürede biz bu işi başaracağız. Hatta şuanda esnaflardan da böyle bir heyet kurduk. Yakında 1 ay içinde biz o ekibi de tamamlamış olacağız. Onu artık piyasaya duyurmamız kalacak. Dediğim gibi ben ve ekibimle bu sanayi büyümez. Ben ve 10 kişilik, 20 kişilik esnaf kitlesiyle bu sanayi gelişmez. Herkesin taşın altına elini koyması lazım. 10 esnafsak 100 esnafa çıkmamız lazım. 100 esnafsak, 1000 esnaf olup bunu düzelteceğiz ki önce ilimiz düzelecek sonra Türkiye'miz düzelecek. Biz bunun başlangıcını buradan başlatıyoruz. Herkes bir 10 kişiyi yetiştirsin, 10 kişi de 100 kişiyi yetiştirsin. Bir anda belki 2 senede biz bu açığı kapatmış olacağız.”

Bu davranışların kazanılması ve kazandırılmasıyla bencilliğinde ortadan kalkmış olacağına değinen İhsan Boya; Böylece bencillik zaten ortadan kalkmış oluyor. Şuanda memleketimizin sıkıntısı hep ben hep ben, hep ben olayını ortadan kaldırıp, biz olmamız gerekiyor. Bu tür beraberliğe önce evden başlayacağız. Hem sosyal olarak hem toplum olarak gelişmenin kaynağı bence buradan başlıyor. Aile olarak başladık mı dükkân olarak, dükkân olarak başladık mı il olarak, ardından ülke olarak kalkınırız. Açığın ben bu şekilde kapanacağını düşünüyorum. Önce ahlak olarak sonra ustalık olarak gelişirsek bu açık kapanacak. Kendimde 10 senedir sanayide faaliyet göstermeye çalışıyorum. Elemanlarımızı yetiştiriyoruz. Dışarıya faydalı olmaya çalışıyoruz. Ustalarımıza faydalı olmaya çalışıyoruz. Bunu artık sanayi ve memlekete faydalı olma yolunda ilerliyoruz. Ama önce sanayimizden başlamamız gerekiyor. Adapazarı sadece ıslama köftesi, kabak tatlısı ile duyulmaması lazım. Gıda sektörüyle 20 firmanın reklamı, sanayideki 2 bin esnaftan daha çok çıkıyorsa burada bir eksiklik olduğunu düşünüyoruz. Aslında memleketin ilerlemesinin sanayiden geçtiğini düşünüyoruz. Sanayi ilerlerse memleket ilerleyecek, dışarıya bağımlılık yok olacak.”

Çıkar doğrultusunda iş yapan, günü kurtarmaya çalışanların sanayiye çok büyük zarar verdiğini anlatan İhsan Boya; Buranın sanayisi büyük bir sanayi olmasına rağmen, insanlar bu yapılanlar karşısında diğer illere kaçıyor. Normalde 30 sene öncesine kadar Adapazarı sanayisi zirve sanayiydi. Şehir dışından gelen araçların, uzak illerden gelenlerin, İstanbul, Ankara giderken uğradığı sanayi, Adapazarı sanayisiydi. En iyi ustalar buradaydı. Onlardan sonra yetişenler işin fırsatçılığına giriştikleri, ticari olarak baktıkları için önceden iş görme maksatlı şimdi ise ticari maksatlı baktıkları için o nesilde olan kişilerde o sanayileri bitirdi. O hatalardan dönmek gerekiyor. Dönmeyi de öncelikle ahlak olarak sağlayıp ondan sonra ustalık olarak pekiştirip, mücadeleyle sağlayabileceğiz. Biz o eski nesil, o eski ustaları şuanda topladık. Yaklaşık bu mesleğe 50 yılını vermiş ustalarla istişare yapıyoruz. Nerede hata yaptık? Bu hataları düzeltmek için neler yapabiliriz? Neleri daha iyi yaparsak ilerleyebiliriz? Şimdi biz o açıkları bulmaya çalışıyoruz. İyi yaptıklarımızı da kötü yaptıklarımızı da ayıklıyoruz. İyi yaptıklarından pay alırken, kötü yaptıklarını yaptırmamak için mücadele veriyoruz. Bunu da yavaş yavaş sanayimize empoze ediyoruz. Biz birisine söylüyoruz, öteki öbürüne derken bu şekilde önce yavaş yavaş bir ortam oluşturuyoruz. O ustaların hepsi elini taşın altına koymaya hazır durumdaydılar ama bir kıvılcım bekliyorlardı. O kıvılcımı da ben ve ekibim şuanda oluşturuyoruz.”

Bir usta bir müşteriye dolar gözüyle bakmaması lazım. Önceden sıkıntı buradan doğmuştu, biz şimdi bunu şöyle düşünüyoruz. Bir insan evladına miras bıraktığında bunun kalıcılığı kısa süre olabilir satması yok etmesiyle alakalı olarak. Ama baban ya da onun babası sanayide bir eser bıraktı denildiği zaman bu ömür boyu gider. Biz bu fikri aşılamaya çalışıyoruz. En azından sanayiye geldiğinde bu şunun oğlu babası bu sanayiye şunu kattı, biz bunlarında mücadelesini veriyoruz. Bunun siyasi ranta dönüşmemesi içinde mücadele veriyoruz. Menfaat güden kişilerin olmasını istemiyoruz. Doğru kişilerin olmasını, onlara ulaşılmasını istiyoruz. Bizim gibi mücadele edecek kişilerinde yanımızda olmasını istiyoruz. Evet, o eski duyguyu yaşayacak, sadece kendini düşünmeyecek çevresini de düşünecek kişileri biz yanımızda istiyoruz. Bizim gibi düşünen hocalarla görüşmelere açığız. Memleketimize faydalı olacak olan bütün çalışmaları yapmaya da talibiz.

Değerli çalışmalarını kapsayan bilgileri bizlere aktaran Sayın İhsan Boya Bey'e teşekkürlerimizi sunuyoruz. Saygı ve sevgilerimle… Fatma Marmara