<div><strong>Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Akil İnsanlar Heyeti tarafından gerçekleştirilen toplantıya katılarak, Acıyı durdurmak bizim ellerimizde ve hadiseye tamamen ırki boyuttan bakmamamız gerekiyor” ifadelerini kullandı. </strong></div> <div>Bolu'ya gelerek bir takım ziyaretlerde bulunan Akil İnsanlar Karadeniz Bölgesi Grubu, ziyaretlerin ardından toplum örgütleri temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldi. Gazelle Otel'de gerçekleştirilen toplantıya katılan Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Kürtlerin tamamını terörist gibi görmek, PKK ile aynı düşünmektir. Çünkü onlar öyle gördürmeye çalışıyorlar” şeklinde konuştu. Kimsenin Türk, Kürt, Çerkez, Laz diye farklılaştırılmaması gerektiğinin altını çizen Yılmaz, Öncelikle Bolumuza geldiğiniz için ve çok bizlere farklı ve anlamlı şeyler söylediğiniz için teşekkür ediyoruz. 1971 yılında 1 yıllık öğretmenken Trakya'ya gitmiştim ve orada bir yemekte bana sen nesin diye sordular ve ben Türküm dedim çünkü Türk'ten başka bir şey bilmiyordum. Sonra kadıncağız bana Laz, Çerkez, Kürt, Türkmen diye birçok şey saydı. Sonra içlerinden Türkmen'in içinde Türk geçtiği için kadına Türkmenim dedim. Çünkü Türk'ten başka birisinin olduğunu bilmiyordum. Acaba Laz, Çerkez nasıl olur diye öğretmen olduğum halde düşündüm. İnanın şu anda da iki göbek arkamı pek bilmiyorum ve bilmekte bence çok önemli değil. Sadece Türk anne ve babadan doğduğum için Türküm. Acaba Kürt anne ve babadan doğsaydım böyle olur muydum? Ya da Çingene olsam ne olurdu? Kısaca anne ve babamı seçmek benim elimde olan bir şey değil. Sadece Kürt aileden geldiğim için farklılaştırılmak durumunda mıyım? Ülke olarak müthiş bir önyargılı yapıdayız. Ben şu anda Doğu ve Güneydoğu ile ilgili ilişkilerimi sürdürmeye çalışıyorum. Hatta Bitlis ile daha sıkı ilişkiler kurduk ve oradaki arkadaşlarımızı buraya davet ettik. Onlar da bizi davet etti ve oralara gittik. Bu taraflarda herkes kendisi Türk olduğu için o taraflara çok önyargılı bakıyor. Buradan oraları algılamak hem doğru değil hem de mümkün değil. Iğdır'da iki tane milletvekili var ve bir tanesi MHP'li diğeri ise BDP'li. Bir dönem belediyeyi MHP kazanıyor, diğer dönem ise BDP. Buradan baktığımız zaman orada kan gövdeyi götürmesi lazım değil mi? Ama en uyumlu yapı orada ve hiç problem yok. Bu sebeple oralara önyargı ile bakmamızı bir irdelememiz lazım diye düşünüyorum” dedi.</div> <div>Konuşmasının devamında Kürtlerin tamamını terörist gibi görmenin PKK ile aynı şeyi düşünmek olduğunu belirten Başkan Yılmaz, Hadiseye sadece ırki boyuttan bakarsak, ırkın bir özelliği olmadığını bilerek bakmamız gerekiyor. Çünkü az öncede dediğim gibi anne ve babamızı bizler seçme hakkına sahip değiliz. Kürtlerin tamamını terörist gibi görmek, PKK ile aynı düşünmektir, çünkü onlar öyle gördürmeye çalışıyor. Kürtlerin içerisinde çok ciddi bir ekseriyet bizlerden farklı değil hatta insani yapıları ise çoğumuzdan çok daha iyi durumda. 40 yıl önceki benim köyümde olan sevecenlik ve misafirperverlik orada hala devam ediyor” ifadelerini kullandı.</div> <div><strong> Bu acıya artık dur demenin zamanı geldi.”</strong></div> <div>Son olarak 30 yıldır yaşanan bu acıya artık dur demenin vaktinin geldiğini söyleyen Başkan Yılmaz, konuşmasına şu şekilde devam etti: Asıl söylemek istediğim şu. Bir asker şehit olduğunda burada çok kızıyor ve hemen bağırıyoruz. Bir gün sonra cenazesi defnedilirken de son derece üzülüyor ve sinirleniyoruz. Üçüncü gün herkes işine gücüne bakıyor. Bir düşünün şehitler için her gün aynı hassasiyeti duyuyor musunuz? Ama bir kişi var ki, o şehidin annesi. Şehit annesi ömür boyu o acıyı unutmuyor. Aynı şeyi PKK'da yapıyor, bir PKK'lı öldüğü zaman çıkıp şov yapıyorlar ama birkaç gün sonra onlar da unutuyor. Ama o PKK'lının annesi de acıyı hiç unutmuyor. Acıyı durdurmak bizim ellerimizde ve hadiseye tamamen ırki boyuttan bakmamamız gerekiyor. Çünkü 30 yılda 30 bin insanımızı hayatını