“Susamam” her dilde dolanan Türkiye’nin rap şarkılarının toplanıp vücut bulmuş hali... Ülkenin sorunları, eksik yanları, unutulmuş değerleri, ötelenmiş insanların kaleme alındığı 15 dakikalık bir eser... Geçenlerde bir misafirlikteydim orada duygusal yönü ağır basan bir annenin bu şarkıyı dinledikten sonra kaleme aldığı yazıyı okudum. Çoğumuzun bir kere dinleyip geçtiği veya okuduğu bu eseri öyle güzel hissetmiş ki;

“Sustukça susası geliyor insanın... Uykunun uykuyu, paranın parayı getirdiği gibi... (Bize hiç gelmediğinden doğruluğundan emin olmadığım bir söylem.)

Peki sustukça sıra bize geliyor mu?

Ya susmasak da bağırsak, konuşsak, gerekirse çığlık atsak mesela sonumuz ne olur demeden bunu yapabilen var mı? Belki var ama güvendikleri ya da korumaları var. Ya daaaa sorumlulukları yok! Mesela ben bir anneyim susmasam, elimi taşın altına koyup canım çok acıdı diye bağırsam sonum ne olur? Para cezası mı? Yok. Hapis yatamam! Oğlum ne yapar annesiz? Büyüdüğünde “Annem susmadı helal olsun.” mu der yoksa “Beni bıraktı mı?”

Sustukça susası geliyor insanın gerçekten ya da sessizce içine içine konuşmaya alışıyorsun. Dost meclisinden en güvendiklerine konuşuyorsun aman duymasınlar! Telefonlar zaten güvenli değil aman haaa bu konulara telefonda girmeyelim yüz yüze konuşuruz. Eee yerinde kulağı var yoksa ayaklarımız yere basmıyor mu?

Oysa herkes konuşuyor. Birinin dediği birininkini tutmuyor. Sorsan hepsi bilim adamı, hepsi meslektaş, hepsi kültürlü!

Neyse şimdilik sadece şarkıyı dinleyip evde içime bağırarak söylüyorum ve her dinlediğimde kendimden bizi bu suskunluğa sürükleyenlerden, bu düzenden biraz daha nefret ederek, gözlerim dolarak, isyan ederek dinliyorum .”

Kalemine sağlık güzel insan.