Dört duvarın arasında volta atarken perdeyi aralayıp arasından sızan güneşin farkına vardık. Aylardır kapalı kaldığımız evlerden yazın geldiğini evin ısınması ve sızan güneşten fark ettik. İyi ki de fark ettik. Sokaklarda turistlerimiz kızgın kumlarda yerlerini almış. Bizlere yasaklar varken ülkemizin tadını çıkaranlar varmış. Dolarlar ülkemize girsin, ekonomi canlansın! Bizim durumumuz ne olur pek de önemli değil. Yeter ki ekonomiye can gelsin efendim. Başımıza ne geldiyse canımızdan daha önemli ekonomiyi gördüğümüzden geldi. Kapatamadık kapıları, aklımız hep kapının arkasında kalan dolarda kaldı… Eski sevgiliyi kapının arkasında bırakmak gibiydi hislerimiz. Şimdi de çıkarıp atacakmışız maskeleri açık alanlarda yani diyoruz ki turistimin nefesi kesilmesin yeter, sıcaklar bunaltmasın onun hassas tenini… Sahil şeridim nefes alsın benim, sonrasında gelsin virüsler… Aylardan ekime geldi mi takvim sizler dikkat etmediniz bu duruma geldik olsun.

Hazır mıyız? Normalleşme süreci için mevcut vaka sayıları normale döndü mü? Belli şehirler de yasak devam edecek mi? Mesela Bolu.

Yaz geldi efendim yaz geldi! Resmi olarak yaz mevsimine giriş yapmış bulunmaktayız. En sevdiğim mevsim merhaba dedi… Bu yaz başımıza neler gelecek peki? İnsanlarım hastalıklarla savaşıyor, kime merhaba desem başına gelenleri anlatmaya başlıyor. Sağlık sorunlarımız neden bu kadar gün yüzüne çıktı? Senelerdir doktorlarımızın “Stresten uzak durun bütün sağlık sorunlarının başında stres ve üzüntü gelir.” Diye bas bas bağırdıkları bizim ise kulak arkasına attığımız bu haykırışların reel hayatta gerçek olduğunu yaşayarak öğrenmiş bulunmaktayız.

Peki bu yaz bizler stresten uzaklaşabilecek miyiz? Deniz, kum, güneş derken kendimizi yeni sürecek hazırlayabilecek miyiz? Hepimizin kızgın kumlardan serin sulara girme hayalleri suya düşmeyecektir inşallah. Sonuç olarak sonrasında başımıza gelenlerin hepsi bizim suçumuz olacak. Ah yaz kendimi bildim bileli sana eririm, mevsim bahara geldiği an başlar içimde ki çırpınışlar… Şimdi ise kafamda çok fazla soru var. Yaşadığımız bu zorlu ve uzun süreç bu mevsimle başa sarar diye korkuyorum. Ne olursa olsun dikkat edecek miyiz? Güzel günler yakın olsun lütfen, halimiz kalmadı artık. Psikolojik savaşımızın sonuna geldik mi yoksa her şey daha yeni mi başlıyor? Virüsün mutasyon sayısı artarken, yaşamak için nereye kadar dayanacağız? Bunları konuşacağımız günler gelecek, şimdi balkonlarda güneşin tadını çıkaralım.