Lig bitti.

Şükür!

Düşmedik.

Dertli olduk ama.!!!

Şimdi derlenip toparlanma,

Ben nerde hata yaptım sorusunu sorma,

Biz nerde hata yaptık muhasebesini yapma vakti.

Yazdık çizdik;

Şair de olduk..

Yazdık da birkaç satır.

Okunası!!!

XXX

FUTBOL SICAK GOL GÜZEL SEN İYİ

“Bir solukta geçilir, lig sezonu..

İç sahada bile yolunu bekler bir puan.

Kabul et lütfen “küçük şehrin büyük öyküsü”..

Bir solukta geçilir lig sezonu…

Ay göründü, kara göründü, kurtulduk.

Kırmızı beyaz arma, süsleniyor aynada..

Bir şehir anlaşıyor ışık hızıyla..

Ay göründü, kara göründü, kurtulduk..

Futbol sıcak, gol güzel, sen iyi

Bu marşla aksın e-beş trafiği

Ligde erken kalkanın yuva yapar yüzüne..

Futbol sıcak, gol güzel, sen iyi”

XXX

Gazete Bolu;

Genel Yayın Yönetmeni, Yazı İşleri ve Haber Müdürü Hızır İlyas Yıldırım;

Eskişehir, Bolu maçının ardından sosyal medya hesabından

Beş satırlık bir cümle paylaşmış.

Zeki ve güncel bir paylaşım olmuş.

Çok beğendim.

İlk üç satırını kullanmaya,

Son iki satırını ve satırın sonundaki ünlemi görmek isteyenlere de, Hızır’ın sayfasını tavsiye etmeye karar verdim.

Hızır İlyas Yıldırım’ın paylaştığı ilk üç satır şöyle bir şey.

Necip Bolu halkı...

Necip Boluspor taraftarı...

Necip Çarıkçı'yı asla unutmaz.

XXX

Kimse üzerine alınmasın.

Sakın.!

Sakının!!

Bu küme düşme işinde,gücünde kimsenin suçu günahı yok.

Futbol bu!!

Ve

Top yuvarlak!

Giray Bulak’ın hiç suçu yok mesela.

Osman Özköylü sudan çıkmış ak kaşık.

Transfer komitesi ha keza.

Yönetim ve Yönetim Kurulu Başkanı masum.

Mikserler yeni yemeklere tat, tuz, sos olmaya gitti.

“Baharı bekleyen kumrular, sen de beni bekle sakın unutma” nakaratına sarılmış.

Abiler kaptan,

Kaşarlar ekmek arası.

Taraftar cefakar.

Armacılar vefakar.

Futbolcular günah keçisi.

Fırat Gül diplomasız.

Boluspor kurumsal.

Gerçek sandıklarımız duyumsal, her şey yalan, yaşadığımız onca travma gerçek çıktı.

Alınmak yok.

Kimse de üzerine alınmasın.

Düşen müşen de yok.

Allah düşürmesin.

XXX

Kalemimi elimden düşürmeden; bir itirafta bulunup gideceğim.

Sahanın dışında ne olmuş ne bitmiş; çok ilgimi çekmiyor.

Daha çok saha içinde gördüklerim ilgilendiriyor beni.

O taraftan yazıyorum; o yüzden rahatım.

Ağrım sızım yok.

Kendime taraftar olmadığımdan eminim, müsterihim.

Asıl gösteri sahada olmasına rağmen; kapalı kapılar ardı hiç aklımı, ilgimi çekmiyor.

Bir Sultan Abdal şöyle buyurmuştu; oysa!!

Demedim mi, demedim mi?

Gönül sana söylemedim mi?

Bu bir rıza lokmasıdır,

Yiyemezsin, demedim mi?

Yemeyenler kalır naçar

Gözlerinden kanlar saçar

Bu bir demdir gelir geçer

Duyamazsın demedim mi?

XXX

Futbol çok enteresan bir oyun.

Herkes saha içine yatırım yapmasına, bilet almasına, abone olmasına rağmen..

Saha dışı daha fazla ilgi çekiyor, yazı oluyor.

Mevzu buluyor galiba.

Oysa.!

Ben; bir spor yazarı olarak!!!

Bilal Kısa’nın boş kaleye gol atamamasını,

Melih Okutan’ın savruk futbolunu,

Mutlu Güler’in son yedi dakikada iki golün sebebi oluşunu,

Cumali Bişi’nin eğrilmeyen futbolunu, eğilmeyen karakterini yazmayayım mı.?

Hayrullah Bilazer’in vasat futboluna rağmen, çalışkanlığı, azmi ve karakteri ile içinden çıkan futbol canavarını öpmeyeyim mi?

Gökhan Sazdağı’nı Adanaspor hazırlık karşılaşmasında övdüğüm gibi övmeyeyim mi.?

İsmail Konuk ile Burak Bekaroğlu’nun stoper mevkiinde süper lig ayarında oyun sergilediklerinden dem vurmayayım mı?

Fırat Gül’ün diplomalılardan daha iyi futbol oynattığını,

Daha fazla puan topladığını hatırlatmayayım mı.?

Bir takımı rezil de eden,

Vezir de edenin futbolcular olduğundan bahsetmeyeyim mi.

Kim ne derse desin.!!!

Aman eksik kalmasın!!

Günah.!!

Boluspor’un kümede kalmasına vesile olan;

Teknik heyeti ve futbolcuları boş mu geçelim.

Teşekkürler Fırat Gül Hoca

Teşekkürler tek tek futbolcu biraderlerim.

Teşekkürler teknik heyet.

Teşekkürler Boluspor.

Futbol sıcak,

Gol güzel,

Sen iyi…

Bu marşla aksın e-beş trafiği…