İnsan, gerçekleri her zaman görmek istemez.

Bunun en iyi örneği, ölüme karşı tutumumuzdur.

Sevgili Hüseyin Varlik'ın ölümü; Mengen için, herkes için şok oldu.. İnanmak istemedik…

O hayata yakışandı.

O insanoğluna gülümseyendi..

O Mengen’e aşk ile bakandı.

Bizim yerimize de yaşayan, koşan koşturan, hayatın fotoğrafını çeken, sorumluluklarımızı alan, Mengen’i sırtında taşıyandı.

Ölüm haberlerini duyuran, resmedendi. O ölünce ölümü hatırladık; bir nevi kendimize geldik.

Şimdi kim çekecek, kim yazacak, kim haber verecek...

Haberdar olmak onunla eş değerdi.

Mutlu görünürdü; ama galiba mutlu değildi.

Memleketi Mengen'i için kaygılıydı.

Ne yapabilirimin peşindeydi.

Bir şeyler üretmek, üretenlerin peşinden gitmek en keyif aldığı işlerdendi.

Yöresel tatlar ve giyim şenliği bunlardan sadece biri ama bir festival kadar kıymetliydi.

XXX

Üzerinden hiçbir zaman kamerası eksik olmayan Hüseyin Varlık’tan eksiğiz.

Fizik olarak eksilen, bu fani dünyayı terk eden Foto Varlık kalplerimizde yaşamaya devam edecek.

Onun için ileride uzun bir yazı kaleme alacağım.

Zira yeteri kadar hatıramız, yeteri kadar ortak yanımız vardı.

80’li yıllarda birlikte gazete çıkardığımızı hatırlıyorum Kaymakamlık desteğinde.

Mesela;

Mengen Gen Tr 'nin ilk açıldığı yıllarda çok emek sarf etmişti.

Sitesini bir çocuk şevkati ile büyütmüş, bir sevgili gibi kıskanmış, bir delikanlı gibi savunmuştu.

Ben de elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışır, İstanbul’dan yükünü hafifletmeye özenirdim.

Sevgili Cengizhan Uçar’da o vakitlerin görünmez kahramanlarından biriydi.

O sıralar;

Wathsapp, masenger falan yoktu ve telefonla konuşarak sorunları çözüyor yazı resim yüklüyorduk.

Güzel günlerdi; imece ruhu hakim, yardımlaşma gani, hayat fani idi.

Mengen Gen Tr ’de pek çok köşe yazısı kaleme aldım.

Bolu Gündem gazetesine yazmaya başladığım yıllardı galiba.

Köşe yazılarım Mengen Gen Tr 'den galiba güncellenme sırasında kaybolduğunu öğrendim.

XXX

Yıllardan sonra Sevgili Hüseyin kardeşimin yazılarımı sitesinden paylaşmış olmasına çok sevindim.

Mengen’e geldikten sonra hemen ertesi günü Foto Varlık’ı ziyaret ettim.

Her zaman kibar, her zaman hassas ve her zamanki gibi saygılıydı.

Her görüştüğümüzde annemi sorar, kendi annesinden de bahsederdi.

Annesine o da yıllarca bakmış o da ben gibi anne duası almış olmanın huzuruna erenlerdendi.

Hayatımızda çok benzerlikler vardı.

O da mesleğini benim gibi kendisi seçmiş ve severek yapmıştı.

İstanbul’dan Mengen’e geldiğimde ara ara ve uzun sohbetler yaptık.

Mengen’i konuşur, dertleşir; birlikte çareler ve fikirler üretirdik.

“Hocam” derdi sana derdimi, tasamı, düşüncelerimi açabiliyorum.

Seninle çok rahat konuşabiliyorum”

Sana anlattıkça huzur buluyorum, benim gibi düşünen biri ile sohbet etmekten mutlu oluyorum” derdi.

Gündemi o kadar doluydu ki; beni soru yağmuruna tutar, öyle değil mi Hocam? diye onay vermemi beklerdi.

Güzel adamdı.

XXX

Bir gün!

Yavaş ve teker teker gidelim; sohbetine ve sorularının hızına yetişemiyorum dediğimde…

O güzel ve tevazu sahibi kimliği ile nefes alır, fiziken ve ruhen bir adım geriye çekilir.. Kaldığı yerden kibarca devam ederdi.

Haklısın!! Dediğini hatırlıyorum.

Çok doluydu.

Konuşacak, dertleşecek, Mengen’i bir adım daha ileriye taşıyacak şartlar için uğraşan deli gibi atan bir yüreği vardı.

Kalbi, Mengen için içten içe yorulurmuş meğer; bilememişiz.

Mesleği onun hobisiydi.

İşini severek yapıyordu.

Her şeyi ama her şeyi, elinden, omzundan eksik etmediği kamerası idi.

Hüseyin Varlık; herkesin kalbine, evine, telefonuna, bilgisayarına, pasaportuna, nişanına, düğününe, mekanına bir vesile ile girmiştir.

XXX

Sevgili kardeşim İsmail Durmaz vefatının sabahında şöyle yazmıştı..

“Yıllarca hiç bir canlıya zararın olmadan yaşadın, ama bu gün kim bilir kaç kişinin uykusunu kaçırdın”

Yıllarca esnaf komşuluğu yaptığı, kadim dostu Sinan Gökdemir;

“Böyle mi olacaktı, ışıklar yoldaşın olsun güzel insan” diye uğurladı onu.

Gözecik Muhtarı Recai Saygı çok daha derin ve damardan şöyle nüfus etmiş duygularımıza…

“Sevginin vefanın ölçüsü nedir acaba.”

“Memleketine vefa ve sevgi ile adanan bunca yılın ölçüsü ne olabilir ki”

“TRT FM’den dünyanın dört bucağındaki hemşerilerine memleketini hatırlatan, özlemlerine bir nebze merhem olan”

“Ölümleri, düğünleri, gidenleri, gelenleri, binlerce gurbetçiyi haberdar eden”

“Hayatının merkezine Mengen'i ve Mengenlileri alan,

Mengen'in kültürünü unutturmamak için gayretini hiç bırakmayan.

Mengen için harcanan bir ömür”

Mengen'in kulağı,

Mengen'in gözü,

Mengen'in yüzü,

Mengen'in soluğu,

Mengen'in arşivi,

Mengen'in varlığı...

Örnek bir sevgi, örnek bir vefa görmek isterseniz,

Mengen sevdalısı Hüseyin Varlık'ın hayatına bakın.

XXX

Bakmalıyız.

Hem de her açıdan, her köşeden.

Ayırt etmeksizin bakmaya alışmalıyız.