Haber: Elif ERDOĞAN

Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Bolu İl Başkanı Harun Ceylan, kamu sözleşmelerinden mahrum edilen işçiler ile ilgili bir basın açıklaması yaptı. Harun Ceylan'ın yaptığı açıklamada, Malum konfederasyona bağlı tüm sendikaların katılımı ile 05.08.2020 tarihinde yaptıkları utanç verici basın açıklaması ve talepleri, 696 Sayılı KHK ile 02 Nisan 2018 de kadroya geçen ve 01 Kasım 2020'e kadar kamu sözleşmelerinden mahrum edilen işçilerimizi kendi sendikalarının çıkarları doğrultusunda yok saymaları sendikal harekete kara bir leke oluşturmuştur. Malum konfederasyonun bu etik olmayan talepleri işçilerimize ne kaybettirecek? Sendikalarına ne kazandıracak?

ÖRNEĞİN:

1- Sağlık Bakanlığı' nda çalışan Temizlik personellerimiz, Veri giriş personellerimiz, teknik personellerimiz, Güvenlik personellerimiz yani şu an sağlık iş kolunda olmayan tüm personellerimiz 01 Kasım 2020 itibariye 35 yıllık kamu sözleşmesindeki mali ve sosyal haklardan yararlanamayacak, 01 Kasım'dan itibaren en az 6 -7 ay sürecek yeni yetki sürecine girecek ve sıfır sözleşmeye mahkûm edilecektir. 1 Kasım'dan itibaren hastanelerdeki şu an sağlık iş kolunda olanlar 01 Kasım'dan itibaren her ay 400 TL %13 hizmet zammı, 400 TL civarında sosyal yardımdan ve 30 + 30 yevmiye extra ikramiyeden ve diğer bazı haklardan direkt yararlanırken, diğer işkolunda olan personellerimizi yeni yetki ve sıfır sözleşme belirsizliğine sürükleyecektir.

2- Bu durumdan tek menfaati olacaklar ise (Hizmet-İş, Öz Büro, Öz Güven- Sen, OLEYİS) gibi sendikalardır.

En garibi ve üzücü olanı ise; Sağlık Bakanlığında sözde yetkili olan Öz Sağlık- İş Sendikası Genel Başkanı' nın yeni yapacakları sözleşmeye 01 Kasım 2020 de işkolları asıl işkoluna dönerek sözleşmeye dâhil olacak personellerimizi yok sayarak bu utanç belgesine imza atmasıdır. Kendi işçisi olacak binlerce sağlık çalışanını reddeden bir bildiriyi imza atan sağlıkta faaliyeti olan bir sendika olabilir mi? Neyin diyeti ödeniyor işçi merak ediyor.

Anlaşılan o ki; türlü oyunlar ile yetkiyi alan Öz Sağlık- İş Sendikası, 2021-2022 yetkisinde döneminde ana iş koluna dönen tüm çalışanların yetki çoğunluğa dâhil edileceği gerçeği, yetki alamama korkusu içine düşmelerinin işareti olduğu aşikârdır.

Sendikalarının menfaatleri için işçilerin hakları ve geleceklerini yok saymalarının bedelini önce işçilerimiz kendilerine ödetecektir.

Kıdem tazminatı konusunda dili lâl olan Malum Konfederasyon' un üye kaybetme endişesi ile bir anda dile gelmesi ve feryat etmesi manidardır.

İşçinin tek kalesi olan Türk-İş konfederasyonu olarak işçilerimizin menfaatleri doğrultusunda

25.02.2020 tarihinde çalışma hayatında ülkemizin önde gelen 5 tane profesörden 6356 Sayılı Sendikalar Kanununa göre tüm işçilerin asıl iş koluna dönülmesinin işçi lehine olacağı yönde hukuki görüş alarak Cumhurbaşkanlığına, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığında ve Cumhurbaşkanlığı Sosyal Politikalar Kuruluna kararlılıkla sunulmuştur. Türk – İş, sonuna kadar işçilerimizin arkasında duracaktır. Gün işçinin kendi geleceğine sahip çıkma günüdür. Eğilmeyeceğiz, Ezilmeyeceğiz, Haklı Davamızdan Vazgeçmeyeceğiz” ifadeleri yer aldı.